Süreyya Şiiri - Abdülkadir Karaca

Abdülkadir Karaca
208

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Süreyya

Hapsolmuş toprakların özgür kızı Süreyya
Hanedan izlerine kanıp sende kaybolma
karanlık dehlizlerin sonu yok sanıyorsun
İsterdim sonsuz olan sade dehlizler olsun
Yaralar taşıyorum sonsuz ve kapanmayan
müddetsiz bekleyişim beni usandırmayan
Mahrumum ülfetinden asi bildiğin kadar
Üç beş kağıdım olsun,ömür boyu oyalar
Bilinmez iz sürsende sana giden şiirler
El sürsem ellerine ellerin eli ister
Sana yaban görünen nedir bir yol söylesen
Gençliğime ziyansın,günahıma girmesen
Süreyya kanatlanan devirlerin mührüsün
Bir yol çiz dertli başım peşin sıra sürünsün
İsminden sızan zehir kül etti tüm arzumu
Sensizlik düşüncesi parçaladı uykumu
Menekşeler ağlıyor feryadın yaklaşınca
Kaskatı oluyorum,kanıma karışınca
Uzak zaman,yakın yer,geniş telaşlı isyan
Ne sen anlayabildin,ne anladı anlayan
Kesik bir başı yüklen,ta arza kadar taşı
Bilmem tek köle miyim nasıl taşırım arşı
Yüreğimi sökmenin söyle nedir gayesi
Şiir sussun diyeyse,sızımın biçaresi
Kanlı kalbim elinde bak ismin zikrediyor
Bir tek sen duymuyorsun,bütün alem duyuyor
Hicran yüklü çağların toprak yüzlü seyyahı
Sanki armağan verdi,sana kalbinden ahı
O yalancı şerbeti içtikçe serin hoştur
Ama bak ah taşıyan,ziyanda hem sarhoştur
Süreyya saadetti çölde kum olan yolcu
Yedi uyuyanlara süt taşır bir koyuncu
Bilmezliğini örten mehtaba benzerliğin
Saklanmak zamanında saklıydı güzelliğin
Fırtınadan kaçmayan bahçelere dönmek var
Ne demek bu dersen sen, biraz yüzüme bak yar
Düşman siperlerine,acı kurşuna talim
Bunca çile çektiren sade senin hayalin
Acemi kanmışlığım ne çok susattı beni
Gökteki yıldızlarla çiziyorum çehreni
Duyduğum sesler uzak,alem esir mahşere
Kimse konuşmasın mı deniliyor her yere
Bu tekil seslenmeler kaybolmasın diyorum
Süreyya çağ deviren aşkını istiyorum
Ilgıt ılgıt siyahı soluyorum derinden
Bana bahsetme nolur acı zaferlerinden
Ben kan görsem kanarım,aşkı yaralıyorsun
Bu rezil aşk kıyıma kılıf mı arıyorsun?
Yan gözle baktın deme,aşkımı vurur bu söz
Bakışımda aşk vardı, sende çözemeyen göz
Süreyya suçunla da günahınla da yarsın
Aşkın zehir yanını bir gün gelir tadarsın
Sorarsın kaybetmenin acısına merhemi
Yolarsın saçlarında beyazlaşmış perçemi
Bir dua,bir umutla akşam eder durursun
Bir ömür böyle geçer,yaşlanır yorulursun
Dinlenmeye durunca hıçkırıklar yol keser
Hep sana feda olduk,şimdi sende ağla der
O zaman hatırlarsın yasla geçen ömrümü
Bir genç vardı der misin,elimdendi ölümü
Kan çaldığın gönlüme biraz değer verseydin
Süreyya ben razıydım,göğsünde öldürseydin
Harami yağmasına,eşkıya bozgununa
Attıktan sonra bir kez uğramadın kuyuma
Bilsen ne elem çektim,izbeler oldu yurdum
Çektim şirk silahımı aşkı sevgiyi vurdum
Yerine koyduklarım hasretimi emzirdi
Büyüttüğüm özlemim,önce beni devirdi
Özümü teslim ettim,bitmez kara sevdaya
Mesut günüm olmadı,gülmedim hiç Süreyya
12 Nisan 2007

Abdülkadir Karaca
Kayıt Tarihi : 4.5.2007 20:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Süreyya Aktas
    Süreyya Aktas

    SÜREYYA ŞİİRİNİZ BU GÜN ŞİİRLERDEN FAL TUTTUMDA ÇIKTI...
    TEŞEKKÜRLER VE TEBRİKLER

    ÖZ ÖNEMLİ

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Abdülkadir Karaca