Geldim işte, vuslatı gömdüğümüz o yere
Hem de ayrılığın tam saatinde, on sekizde
İhtiyar dut ağacı ve ezan ile birlikte
Yıkıldığımız, çelimsiz kaldırımın üstünde.
Ayrılığın senfonisi başladı, melankolik yüreğimde
Siyaha boyanırken kaderimiz, gökyüzünde.
Kara deryanın kızıl incisi, ışıldadı göklerde,
Ve yine aynı zarafetinlesin, fikrimde ve hissimde.
Gülüyorsun yine bana, 15 sene öteden,
Gelemiyorsam Süreyya, maşuka olan sevgimden.
Bir kelamdan bile mahrumsam, bil ki ilahi kalemden
Kadere iman ettik, bekleriz vuslatı, ilahi adaletten.
Kayıt Tarihi : 4.4.2024 10:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
ESKİ BİR HİKAYE
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!