SÜR EŞEĞİN NİĞDE YE
Anlatamadıklarım is bağlamış içimde
Bilir ‘misiniz dostlarım benim yandığım neye
Zaman dokuz doğurmuş Matruşka’lar iç içe
Kör keçi racon keser geçmediği köprüye
Bu at eyer vurdurmaz azıya almaz gemi
Yiğitlik mertlik ölmüş devir puşt’luk dönemi
Kahpelik kara borsa tezgahta mal yok emmi
Geçti borun pazarı sür eşeğin Niğde’ye
Kurt ağız değiştirmiş meyletmiş havlamaya
Köpekler haydır hayda yeltenir ulumaya
Dinsizi imansızı densizi susturmaya
Pabuç gibi dil lazım ağız gerek sövmeye
Silah olmuş merdane kılıç oldu oklava
Azar işiten evlat dava açmış anaya
Hastalık kolik olduk doktor ilaç bedava
Ekmek elden su gölden at mitili gölgeye
Küfür ağızda sakız çeyne çeyne de tükür
Ar aksak Hayâ topal gidişat paldır küldür
Asıl azmış bal kokmuş arsıza toy düğündür
Hadsiz çıkmış devlete ana avrat sövmeye
Bu yüz yılda kan vahşet koydular önümüze
Sen git öbür yüz yıldan iki yer ayır bize
Hayde, kanka düş yola burdan ekmek yok bize
Bey çirkef ağa kurnaz tilki girmez bu köye
Geri dönüş yok artık tufanın son kavşağı
Teknoloji kudurmuş adı da bilim çağı
Beş Bin yıllık töreyi ettiler alaşağı
Kot pantolon çağında çattık demokrasiye
Muhittin Laçin (misali)
Kayıt Tarihi : 8.3.2021 18:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!