Babasına getirdiği su kadar aziz olan bir çocuğum
Tanrı beni rahmetinden mahrum etmeyebilir
O halde bu gökyüzüne talibim
Devrederse günahlarım bir gün bana
Hadi yağmurun yağmadığını farz edelim,
Sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Devamını Oku
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Sünnetsiz Bir İklimin Yüksek Basıncında Nefes Alırken
“Su gibi aziz ol, evladım!” demekte olan bir babanın, aziz olmaya çalışan çocuğuyum. Onun için Allah bana rahmetiyle muamele edebilir.
O halde O’ndan, boş bir sayfa gibi kocaman gökyüzünü isterim. Doğal olarak günahlarımı affederse…
Bir an için, yağmurun yağmadığını kabul edelim. Gerçi biz, sünneti seniyeye uygun yaşama arzusu içinde olan ama değil sünnetten, farzdan bile habersiz bir toplumun ağırlaşarak ciğerlerimizi sıkan, nefeslerimizi daraltan atmosferinde nefes alamaz haldeyiz ama siz yine de: “Rahmet inse ne, inmese ne!” demeyin!
Dedim ya… Ben bir çocuğum. Mübarek bir insan, iyi bir kul olmaya çalışan, fakat bu arzusu şimdilik sadece babasının duasına takılı bir çocuk…
Muhammet ümmeti, tüm renklerini kaybetmekte olan bir din anlayışı içinde… Ne kadar solgun olursa olsun, bana geleceğimi verin! Geleceğimi masum ve umutlu avuçlarıma teslim edin! Farzlara ve sünnetlere uygun bir biçimde dinimi yaşayabileceğim bir ortamdan daha güzel ne hediye edebilirsiniz bana? Benim için bundan daha anlamlı ne olabilir?
Hem boyama kitabım da yok... Zemin hazırlayın ve müsaade edin de kendi geleceğimi en güzel şekilde hazırlayayım. Dünyevi ve uhrevi geleceğimi gökkuşağının tüm renkleriyle süsleyeyim!
***
“Dünya, ahiretin tarlasıdır.” Burada ne ekersen, orada onu biçersin. Herkes, kendi geleceğinin mimarıdır. Çocuk, bembeyaz bir kâğıttır. Ona ne yazarsan, ondan onu okursun.
Gökyüzü, ukbayı temsil etmektedir. Dünyevi ve uhrevi geleceği…
Boyama arzusu, iyi ameller işleme; ibadet, yani kısaca kulluk etme arzusunu anlatmaktadır.
Beceriksizce yazılmış anlamlı bir şiirciktir. Mizanına konacaktır. Yazma konusunda, Allah için sarf edilen efor, mizanda şehidin kanından daha ağır gelecektir.
Orada terazi mi var? Hayır ama orası, hardal tanesi kadar sevabın zayi olmadığı, adaletin tam anlamıyla gerçekleştiği, her güzel amelin karşılığının tam olarak, hatta sayısını bilemeyeceğimiz kadar katlanarak verildiği bir yerdir ki o gün çok sakınılması gereken dehşetli bir gündür!
“Sünnet de ne demek?” demeyelim! Din Günü, herkes dehşetle açılmış gözler ve çaresiz telaşlı koşuşturmalar içindeyken, yardım konusunda ana babanın evladından, evladın da onlardan kaçtığı, kendi dertlerine düştüğü sırada, mahşerde diz çöküp, gözyaşları içinde avuçlarını açarak:
“ÜMMETİ! ÜMMETİ!..” diye yalvaran bir zat olacaktır. Allah izin verdiği an ümmetinin büyük günah işlemiş olanlarına şefaat edebilecek olan tek kişidir ki mübarek ismi, Hazreti MUHAMMED S.A.V. dır. Göstermiş olduğu yolu takip edenleri, hele hele sünnetine uyanları, Liva- il HAMD altında toplayacaktır.
Cümlemize nasip olması dileğiyle…
Dünyevi ve Uhrevi Mutluluklar…
Onur BİLGE
Başka türlü koşuşsaydın şaşardım!
Sürpriz diye hayretlere düşerdim!
İtoğlunu, İnsoğluna yeğledin(!)
Şifa bulmaz senden yana bil derdim!
Osman bey, teşekkür ederim. Anlatayım. Nitekin şiirlerimi okuma yazması olan herkesin anlayacağı Türkçe ile halkın diliyle yazmaya çalışırım. Ancak bazı terimler olabilir mesela ‘anksiyete’ gidip bir google yapmak lazım.. ya da sayfamda ki şiir altında sanıyorum açıklık getirdim..
“Verdinse gidenli umut oyunu” Kanunen seçme yaşına gelen, seçimlerde gider ve oy verir. Kimisi bilinçli verir.. kimisi bilinçiz..kimisi kandırılmış,,kimisi satın alınmış..kimisi onurlu ve kimisi özgür kimliğiyle gider oy verir.. kim olursa olsun o kişinin mutlaka bir umudu olur.. Yani kimisi işte oyunu, işsizse iş için, ocağında yemek pişirmek için ateş ocak (mecazi anlamda da bir eve ocağa, yuva ya sahip olmak) ve kimisi birincil ihtiyacı olan karın doyurmada ona olanaklar sağlanacak aş için gider oy verir. Kimsi onur, yürek..haysiyet ölçülerinden soyutlanmış olarak (bilinçli bilinçsiz gider bir tonluk kömür için oy verir..bir yardım paketi için..Ama buna karşın yine de ben o insana da birşey diyemem.. Diyemem de ortada onur meselesinin zedelenişide bir olgudur ve eger kişi(/vatandaş) onuru pahasına ona böyle düzenbazlık yapılıyorsa, onun değil, düzenbazın esasında onuru, o siyaset zihniyeti güdenin onuru beş para etmez)..
Giderse zehirli duman yakana.. Sinerse den daha diplemesine bir anlam yüklendiği için tercihim olmuştur.. Nitekim insanlar hem onur meselesi pahasına gidenli umut oyu ellerinden uçuyor ve oy kullanılıyorken bu saflığına karşın bir de kalitesiz kömürlerle zehirlenmelerine kadar varan vakalarla karşılaşması an meselesi.. Bu ise saf oy ve iktdar olabilmede bilinçli bir politika ise aynı Hitler zihniyetinden farkı olmayan bir hasta zihniyettir…
Yani:
Giderse zehirli duman yakana/Can diri bir tabut mezar yalvarsın/
.. hem işim yok ve hem aç kalmamak için zehirli kömüre varana kadar oyumu satacağım ve canlı canlı zehirlenip öleceğim, üstelik tabut alacak param dahi yok ve onun için kendime kefen ve tabut için yalvaracağım.. İnanın Bu sadaka kültürlü bu zihniyet..Hitler’den daha tehlikeli.. İlla cennet diye insan soyunu kurutmaya yeltendiğinin ya farkında değil (en iyimser bir analizle) ya da ..onu da siz söyleyin..
Şimdi umarım biraz anladınız.. Başkaca anlamadığınız yer varsa lütfen hiç çekinmeyiniz.
Saygıyla..
bir fikra da ben asam da gidip çimenleri kesem.
bahçivan meneviş
erkek: Selma horluyorsun!
kadın: Ama sen de horluyorsun
erkek: zaten bütün sorun da burda selma. hayatım boyunca ne yaptıysam sen de aynısını yaptın. benimle aynı okullarda okudun. benimle aynı mesleğe sahip oldun. benimle aynı gün evlendin hatta benimle evlendin. balayında bile aynı yere gittik ya. hep beni taklit ettin.hiç kendin olmadın selma hiç
kadın: bitti mi?
erkek: evet
kadın: o zaman yat uyu da ben de uyuyayım.
erkek: bak işte...
Haçan trafik kazasi mi yaptinuz da?
TEMEL ILE DURSUN
Polise bir ihbar gelir. Temel ile Dursun kaza yapmistir.
Polis olay yerine geldiginde görür ki, arabalar sapa saglam, Temel ile Dursun'un agzi burnu dagilmis. Polis sorar:
- Anlat Temel. Olay nasil oldu?
- Komserum... Hava sisli oldugundan kafami pencereden çikarmis öyle gideydum. Megersem Tursun da karsidan öyle geleyirmus...
:)
ne o...kavun tatlı da salatalık acı mı?
bu ara,,,hale yeni mal gelmiş maaşallah
feyzi mi yoksa o köpek mi deseler o köpeği seçerim...
ampül cihat mı yoksa o köpek mi deseler o köpeği seçerim
ben köpeğin durumundan bahsettim..
şehit bir polisin bir köpeği var da o da aynı durumdaysa ona da acırım..
köpekler bile bazı insanlardan daha insan..
Bu şiir ile ilgili 83 tane yorum bulunmakta