incitirim korkusuyla
yıkarken
nasıl da usulca
gezdirirdi ellerini
teninde annen...
Ne zaman elektrik verilse
bedenimin tek bir hücresine
aydınlanıyor yurdumun
lambasız bütün evleri
Yalnızca ben bilirim
diktatör heykellerine
pislemek için
göç ettiğini
dünyadaki bütün
kuşların
Savaşhaberleriyle dolu
renkli gazete sayfalarını
katlayıp bir çocuk üstüste
kesiyor özene bezene
elindeki makas ile
Havalar ısınmaya başlayınca
bu aşk da biter
ben ki bırakırken
bir anlık gülümsediniz diye
paltonuzun sıcaklığıyla
avunan vestiyer
Mustafa Öz'e
Girecektin elbette trapezcinin gözüne
sendin çünkü
salıncakta ellerini
korkusuzca bırakan
Türkçeyi askerde öğrenen bir Kürt
dost olduğu martıya
heceletir etiketini: Hayal
nice kırıklığı
yapıştırır Kız Kulesi
denizin rafında unuttuğunuz
Tutsak olacağını bilerek
yine bu sabah
demirparmaklıktan içeri
usulca sızdı
güneş
Kamaralarında çıplak
kadın resimlerinin asıldığı
savaş gemisinden
bozma bir jilet
her traş oluşumda
hem okşar
Şiirlerini okurken sesi kulaklarımda olan güzel yürekli şair...Oyuncak müzesinde ve Tüyap'ta çok konuştuk ama muhtemelen hatırlamayacaktır...
Kısa şiiri piri.
TALİHSİZ KÖYLÜ
Manav açtım, satamadım çürüdü,
Ağaç diktim, meyvesi yok,kurudu,
Buğday ektim, otlar sardı yürüdü,
Düz ovada bulamadım YOLUMU,
**
Tavuk aldım, beni salak gördüler,
İnek aldım, sütü çok az verdiler,
Koyun aldım, kurt inine girdiler,
Dağlarda ...
Sunay Akın benim idolüm kesinlikle muhteşem biri.Tv de n fırsat buldukca takıp edıyorum, çok güzel bir şiir.Cemal Sureyya nın bır sozu vardır; odamın kapısında asılı, DAHA NEN OLAYDIM SENIN, ONURSUZUNUMMM İŞTE.....