Ömrümün güzüne erdi zamanım
Emret koşa koşa gelem sultanım
Ey şahların şahı sende gümanım
Emret şu dağları delem sultanım
Ah bu oynak dünya dar gelir dile
Dolaşsam bağ bahçe çekerim çile
Her sabah bir gülü koklasam bile
Emret aşk derdiyle ölem sultanım
İsterim sevdiğin bir küçük köşe
Dilersen boş bırak dilersen döşe
Beni bu dünyada gezdirme boşa
Emret rahmetine dalam sultanım
Gönlüm yanar dilim şakıyıp öter
Başka dert istemem ayrılık yeter
Umudum tükense dumanım tüter
Emret kereminle gülem sultanım
Muhsin bu sevdayı sardı başına
Nefsim hediyedir bakma yaşına
Nolur yardım eyle garip kuşuna
Emret yollarına yelem sultanım
Muhsin / Karagümrük / Mayıs – 1999
TAMU NARINI
Aşkını tatmayan gönül dem almaz
Uyku yok huzur yok ağıp dönerim
Eczada fayda yok yaram em almaz
Korkarım menzilden önce sönerim
Yanan yürek ılgıt ılgıt kanıyor
Alev almış cayır cayır yanıyor
Tövbe eden nefis yerin tanıyor
Bilirsin başkaca yoktur hünerim
Eşsiz ve menentsiz ulu Allah’ım
Bana göster doğru yolu Allah’ım
Nolur bu yaramaz kulu Allah’ım
Sevdiğin kervana katsan dinerim
Ne sular doyurur ne buz kandırır
Hasret odu günden güne yandırır
Gönlüm kor olacak közü andırır
Sayıklar uykuda her dem anarım
İhsanın yardımın olmazsa eğer
Akıl yaya fikir topalmış meğer
Ağzımı açarsam bin sopa değer
Fırına girsem de gene donarım
Yolların içinden yolunu seçtim
Döndürüp yönümü elimi açtım
Oyun eğlenceden billâhi geçtim
Ancak rahmetiniz inse yunarım
Perişan Muhsin’in günü yarını
Dindir gayrı bu garibin zârını
Uzak eyle benden tamu nârını
Bir damlacık ihsân ile kanarım
Kayıt Tarihi : 19.12.2006 23:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!