Dün benim doğum günümdü,
Onbirinci yaşıma girdim baba!
İlk kez bu kadar uzunca kalıyorum aynanın karşısında.
Saçlarımın sarı ve dalgalı,
Gözlerimin boncuk mavisi olduğunu,
Babam çocukken,
Bir başka güzelmiş doğa.
Ağaçlar, çiçekler, hava su ve toprak.
Akın akın göçmen kuşlar gelirlermiş buraya.
İlk gelen hacı leylek olurmuş.
Bana bir şeyler oluyor!
İçim dışım sorguda.
Kafamda cevapsız binlerce soru.
İlk kez duygulanıyorum bu akşam.
İlk kez hissediyorum çevremde olan biteni.
Ben beni arıyorum küçük bedenimde.
Benim babam,
Bir öğretmen.
Güneş'i doğdurmaz üzerine.
Her gün imamlardan bile önce uyanır.
Kalkınca ilk işi potinlerini boyamak.
Bandırma Vapuru'nda biri vardı.
Azimli
Ve kararlı.
Denize dönmüştü yüzünü.
Aldırmıyordu azgın dalgaların hırçınlığına.
Gök mavisiydi gözleri,
''Yalova yerle bir oldu''dediler.
O felaket sabahı.
İlk aklıma gelen sen oldun,
Öğretmenim! ...
Evini aradım,
Gezindim, dolandım, gördüğüm o ki,
Amirin boluğu Alamanya'da.
İçki, kumar, fuhuş,...pisliğindeki,
Memurun bolluğu Alamanya'da.
Zaman bile iğrenç boşuna akmaz.
Tatlı bir kornayla başlar yolculuk.
''Allah'a emanet'' der şöför gardaş.
El sallar geriden hep çoluk çocuk.
Kazasız, belasız var şöför gardaş.
Üzülüp içlenme alın yazına.
Toprağın oğluydu o.
Ana toprağının değil, vatan toprağının!
Dedem Korkut öyküleriyle uyutmuştu anası.
Azman nehirleri iyi tanırdı.
Yol düsturu olmuştu Şeyh Edebali'nin sözleri.
Kartalların buluştuğu sarp kayalıklarda
Ben de büyüyecektim!
Benim de yeşil gözlü, mavi gözlü, zeytin gözlü,...
Bir sürü arkadaşım olacaktı.
Her akşam ''Kahverengi gözlerin''i söyleyecektim belkide
Saçlarımı tarayacak, jöle bile sürecektim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!