SÜLEYMAN DAYI........................... ...

Halenur Kor
729

ŞİİR


44

TAKİPÇİ

Güneşin, ışıklarını bol bol saçtığı, tabiatın bütün güzelliklerini ve bereketini insanlara cömertçe sunduğu bir yaz günüydü. Malatya’nın bu cennet gibi kasabasındaki bağ evinde, Süleyman Dayı, gelininin höllük ile yeni perdahladığı eyvanda, sırtını ot yastığa dayayarak oturmuştu. Etrafa taze höllük kokusu yayılmıştı. Hamarat gelininin tertemiz yaptığı eyvan, Süleyman Dayı’nın en sevdiği köşeydi. Ağaçların yaprakları, ılık esen meltemle tatlı bir hışırtı çıkarıyor, rüzgâr, yaprakları okşadıktan sonra gelip, Süleyman Dayı’nın çizgili ve nurlu yüzünü, saçlarını bir ana şefkatiyle sıvazlıyordu. Bahçedeki kayısıların o mis gibi kokusunu içine çekiyor, kendi yetiştirdiği ağaçlara sevgiyle, gururla bakıyordu. Malatya’nın kendine has kayısıları da ağaçlarda çil çil altınlar gibi gülümsüyorlardı ona…

Süleyman Dayı, hafifçe kamburlaşmış sırtı, sünnete uygun kısa kesilmiş sakalı ile, masumca bakan iri kara gözleri ve hep gülümseyen tatlı bakışlarıyla, görenlerde sarılıp ellerini öpme hissi uyandıran bir ihtiyardı. Bahçeyle, bağla uğraşmasına rağmen elleri hiç bozulmamıştı. Rahmetli karısı, Süleyman Dayı’nın ellerine vurulduğunu söylerdi hep… Son derece sakin bir yaradılışa sahipti. İnsanlara olduğu kadar, uçan kuşa, böceğe, çiçeğe, ağaca, bütün yaratılanlara, Yaratan’dan ötürü önem verir, severdi. Dağlara, kırlara, taşa, toprağa âşıktı. Her şeye sonsuz bir sevgi ile bakardı. Onu, hiç kızgın görmezlerdi. Kızınca sadece sessizleşirdi, o kadar… Bu nurani halini dedesinden aldığını söylerlerdi.

Rahmetli dedesi, Hacı Bayram Efendi, kendi ismini taşıdığı bir türbenin türbedarıymış. Ziyaret denilen bu türbenin bakımıyla uğraşan, çok cömert, yardımsever bir insanmış. Eskilerin anlattığına göre, ona gelip yardım isteyen hiç kimseyi boş çevirmez, nesi varsa paylaşırmış. Hattâ bir rivâyete göre, Hacı Bayram Türbesinde türbedarlık yaparken, her akşam evliyâ için ibriği doldurur, silepçe ve peşkiri ile beraber abdest suyunu hazırlar ve ertesi sabah bu suyun kullanılmış olduğunu görürmüş. Gel zaman, git zaman bu hep böyle süregelmiş… Ama, bir gün hazırladığı ibriğin devrilip, suyunun döküldüğünü görmüş. Bu böyle birkaç gün devam etmiş. Hacı Bayram Efendi günlerce buna bir çare bulamamış. Bir gün ellerini kaldırıp:

’Ey, mübarek! Kusur bende değil ama buna bir çare bulamadım, bu işi artık sana havale ediyorum’ diye yalvarmış. O gece yine ibrikle suyu hazırlamış. Ertesi sabah türbenin kapısına sıkışıp da ölmüş bir tilki görmüş.

Tamamını Oku
  • Fırat Sırtlan
    Fırat Sırtlan 11.12.2007 - 13:15

    güzel bir anlatım süleyman dede ye ALLAH TAN RAHMET dilerim...SAYGILARIMLA....Fırat Sırtlan

    Cevap Yaz
  • Bahadır Özen
    Bahadır Özen 10.12.2007 - 23:20

    yazım şekliniz çok güzel anlatıgınız sülayman dayının hikayeside güzel ve farklı biraz acıda olsa saygı ve selamlarr

    Cevap Yaz
  • Talat Semiz
    Talat Semiz 09.12.2007 - 23:25

    Değerli Halenur Hanım...

    Öyküyü okuyorken Rahmetli Sait Faik Abasıyanık'ın öyküsünü okuyormuş gibi oldum. Elbet Halit Refiğ'in de hakkını yiyemeyiz. Çok başarılı bir kurgu. Özellikle, Anadolu insanının
    doyumsuz yaşam biçimini, yüreğinden, taa derinlerden gelen sevginin yapmacık sevgilerden çok başka, gerçek insan sevgisi olduğunu son derece başarılı sergilemişsiniz.. İnanır mısınız öykü yazmak, yazın türlerinin en zor olanlarından birisidir.

    Kutluyor, devamını diliyorum...

    Cevap Yaz
  • İbrahim Yılmaz
    İbrahim Yılmaz 09.12.2007 - 23:20


    Dansöz Mesudiye

    Dansöz Mesudiye

    Adam olmak kolay değil
    Erkekliği savurursun
    Mertlik senin neyinedir
    Dansöz gibi kıvırırsın

    Coni gelmiş arkanıza
    Güvenmeyin fırkanıza
    Lanet olsun markamıza
    Dansöz gibi kıvırırsın

    Mayan ekşi taşıyorsun
    Haddin fazla aşıyorsun
    Gayri meşru yaşıyorsun
    Dansöz gibi kıvırırsın

    Kerkük'teki Türkmen boyu
    Kanı asil bozkurt soyu
    Benden sana defol oyu
    Dansöz gibi kıvırırsın

    Yemek yedin soframızdan
    Pusu kurdun arkamızdan
    Tike yoktur saframızdan
    Dansöz gibi kıvırırsın

    Kandili sen besliyorsun
    Yahudiyi sesliyorsun
    Kendağzına tersliyorsun
    Dansöz gibi kıvırırsın


    tertemiz anadolıumuzun isimsiz kahramanlarıdır süleyman dayılar...kutlarım kaleminizi...saygılarımla...ibrahim yılmaz.

    Cevap Yaz
  • Zeki Karabağ
    Zeki Karabağ 09.12.2007 - 23:03

    Güzel bir denemeydi sülayman dayı her anadolu insanında bir timsal ve herkezin geçmişinde bir sülayman dayı var.. kutlarım çok güzeldi..

    Cevap Yaz
  • Erol Güngör
    Erol Güngör 09.12.2007 - 21:16

    Tebrik ederim Halenur hanım, çok güzel yazmışsın.

    Cevap Yaz
  • Erdal Sonuç
    Erdal Sonuç 09.12.2007 - 20:05

    güzel bir deneme tebrikler...

    Cevap Yaz
  • Muhsin Yener
    Muhsin Yener 09.12.2007 - 18:06

    kalemine yön veren yüregini kutlarım Halenur Kor
    hanım saygı ve sevgilerimle

    Cevap Yaz
  • Mahir Başpınar
    Mahir Başpınar 09.12.2007 - 17:39

    Halenur hanım tebrikler..Gözümde canlandırdım Süleyman dayıyı.Allah Rahmet eylesin.Anadolumuz da böyle nurlu eli öpülesice insanlarımız varmış.Bu güzel çalışmanız için yürekten kutluyorum.tam puan.Saygı ve Selamlar

    Cevap Yaz
  • Ünal Kar
    Ünal Kar 09.12.2007 - 17:07

    mükemmel ve duygu yüklü bir çalışma çıkmış kaleminizden...

    tebrikelr yüreğinize...

    kaleminiz daim olsun...

    selam ve saygılarımla kutluyorum...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 21 tane yorum bulunmakta