Düşlerin yanık halatlarında arıyorum yar ellerinin kokusunu
Karanlık denizlerde yansıman, şafağa soruyorum yokluğunu
Yılgın gövdemde har, çağlar ötesinde yitirdim dokunuşunu
Aşkı çiziyorum kumlara, bir dalga alıp götürüyor dokusunu
Seninle bir kıyı kasabasında avuçlarımızın terli yapışkanlığını, gölgeyle seviştirmek vardı şimdi. Özleminle kavrulan dudağımın retinasından akan bir yatağa, sıvamak vardı kadın bakışlarının derin vahalarına dalıp tenini avuçlamak kavramak, kaygan okşayışlarla tadına varmak vardı. Mevsimler çiftleşirken karanlıkla, kokuna diz çökmek vardı tutku kokan bir odada rekorları kırmak vardı, her sarılışta bir olduğumuz kangren sarılışlarla iç çekişlere durduğumuz bir yasak mabette anların canına okumak vardı.
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta