Vedamın ateşli körfeziydin. Varılmışlığa açılan sulak yarınlara şileplerimi saldım.
-S’algısı gittikçe artıyordu senli huzurlarımın.Dalgaların arasında, algıların arasında, aranışın arasında, sahipsiz kafiyeler sunuyordum, sunulmamış anların seyrindeydim.Kendimi yazıyordum, yazgının pişmemiş aşklarına.
-Yosunların yuvası olan yoksunlarının yanındaydım. Gözyaşlarına yazılmış yazısız yazılarım vardı. Damlanın kalemi, acıların alemi, sensizliğim kelamı olup kalmıştın.
-Bir evvel zamanın, ezeline teslim olmuştu tutkularım. Bir yar, bir yarden bir yere sığmıyordu.
-Bir yar sonrasızlığına sevi birakılmış, kadimler lorduyum.
Yaşanası geçmiş vardı, yaşanası bir gelecek uğrunda uğurböceklerim.
Bir hüzzam hıçkırışında dilsiz kalan, sensiz kalan dile gelişlerim var.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim