Şairin Hayatı İle İlgili Bir Bilgi Girilmemiş
Eserleri
İki kapılı kafes
…
Bazen yorgunluğumu
anlatmaktan da yoruluyorum.
iki kapılı bir kafesteyim…
Ne çıkabiliyorum,
ne de kalabiliyorum.
Vefa arıyorum…
Belki diyorum,
bazı yürekler nasibini almıştır diyorum…
Dönüp baktığımda ise
gri bir yalnızlık görüyorum sadece.
Herkese ilaç olmaktan
yaralarım verem olmuş.
Camlarım tuz buz…
…
Sessizce ölüyor bazı kadınlar!!!
Vücutları değil, ruhları ölüyor!
Güvenleri ölüyor! Hisleri ölüyor!
Dizlerinin dermanı kalmamış
bir küheylan gibi,
ansızın nefes nefese yorulup
düşüveriyorlar bir duvarın dibine, bazen ise hayatlarını izledikleri pencerelerin önüne.
Çok el tutmuştur bir kadın:
dostun, sevgilinin, ya da bir arkadaşın…
Onun elini tutanlar ise kırık bir yürekten,
ve bir kaç sigara paketinden ibarettir.
…
Kefeninle çıkarsın ancak denilen
bir çatının altında
kendini idam etmiştir bazı kadınlar.
Saçını tarayan, veya omzundaki yükü alan…Düşecek bir limanı,
ya da omuzu yoktur bazı hayatların.
Benimde sessiz çığlıklarım var,
saatlerce duvara anlatır gibiyim…
…
Ayağının altı cennet olan anneler ve
kimsesiz kadınlar var……
Bir balkonda ruhlarını asıyorlar!!!
Kimseye inançları kalmıyor!!!
Telafisi mümkün olmayan
kırgınlıklar biriktirip,
tutunacak bir sebep arıyorlar sevdiklerine.
Solan yüzlerini, dökülen saçlarını
kimse bilmiyor, görmüyor dahi.
Sağır kulaklara haykırıyorlar çabalarını…
…
“Ben burdayım” diyemeyince,
bir sigara yakıp ellerini büzüştürüp,
hayata devam etmeye kalkışıyorlar.
Sanıyorlar ki, bir gün fark edilecekler,
bir gün sevilecekler.
Bir anda ansızın yüzü gül kokar kahve sever…Özel kadınlar “Beni neden görmüyorsun”diyemeyen, haykıra haykıra duyuramayan, içindeki çocuğu toparlamaya çalışan,
ama her defasında bir çelme ile
kendini dizi kanamış bir şekilde bulan
her kadın bir gün vicdanını susturur.
…
İki kapılı bir kafesteyim,
imdadımı duy!
İsyanımı gör!
Eskisi gibi sev demiyorum,
ama yaşat beni!
Şimdi sana lugatimdan hangi kelimeyi seçsem, ne söylesem çocukça gelir, haklısın…
Ben çocuktum, sonra büyüdüm.
Evlat oldum, anne oldum, sevgili oldum,
kırgın oldum, yorgun oldum, hevesi kırılan oldum, susturulan oldum…
Ben sadece kendim olamadım!!!
Ben sadece insan olarak görülmedim…
…
Sude maral
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!