Kaybolmuş benlik
Umarsızca yürüdüğüm paramparça olmuş Umutlarımın kırıklarına basarak yürüyorum.
Karanlık sokağın beyaz umutlarımı noktalayışı alışılagelmedik sayfalar açtırıyor bana.
Yalnızlığın tereddütleri sarıyor her yanımı.
Korkularımı bastırıyor adımlarımın hızı.
BOĞULDUM
Dönmek istedim en başa
Değiştirebilmek için baştan sona
Ellerimle yok ettiğim hislerimi
Bulmak için uzattım ellerimi
bıkmışlık yorganı var üzerimde
Nefes aldırmıyor ağırlığından kurtulamıyorum
Sesim çıkmıyor yutuyorum sözlerimi
Çığlıklarımı duya bilir misin?
Kalben istenmediği yerde kalmaz ruh
Duygularını azad et
İçim paramparça yasını kendine sakla
Öğren yaralarınla yaşamayı
Yarınlara lanet etmesin
Kaleme dolaşan kelimelerimin
Düğümlerini çözüyorum
Kördüğüm misalidir
ansızın yazıyorum
Hata yapılır,hata olduğunu anlamadan
Sanırsın öyle olmadığını,beyaz elbiseye bulaşan çamur izleriyle.
Yanılırsın, duraksadığın düşünceler kapını çalınca.
Eğer hissedersen, doğrudur.
Hisler, hissettiklerinden fazlasıdır.
KALANLAR
Bir rüzgar misali esip geçtin öyle
Ellerin içindeki hüznü koparıp bana bahşediyordu.
Öylesine buruk bir tebessüm misali
Hissettiremedin sende ki olan yerimi
Anlamadın hiçbir zaman bendeki yerini
Düşündüğün kadar düşünülmeyeceksin
Yazdığın kadar çizilmeyecek
Gördüğün kadar görülmeyeceksin
Uzun uzun düşünecek,bir kelam etmeyeceksin
Zor gelecek nefes almak hüzünle büyüyeceksin
İçinde fırtına kopacak ,sen mahzeninde çürüyeceksin
Düşlerim satırlarda
Sözlerim yetersiz
Īhtişamın karşısında
Zarafetinden ağlamayı öğrenen yağmur
Tablo misali sanattır gözlerin
YARIN
Yarın öleceğimi bilsem bugün ne yapardım
Kendime ulaşamadan,kaybettiklerime giderdim.
Geç kaldığım herşeyden özür dilerdim.
Binlerce günü bir güne sığdırırdım.
Kimin manitası döktürmüşş