Sudaki Liman Ve Ateş Şiiri - Mustafa Alan

Mustafa Alan
6

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sudaki Liman Ve Ateş

o Nuh atadan hatıra gemi.
Sonunda kalkmalı elbet,
Gelmeli artık hurilerin demi.
Tükenmeli bu esrarlı esaret.

Zaten çürür bir gün, hep kıyıda kalırsa.
Yutuverir acımaz, bu dünyanın elemi.
Nasılsa çözülür düğüm Tanrı ele alırsa.
Âdem babam eline eliyle verdiği gemi.

Çekilmeli küreklerle dalga dalga davet.
Aranmalı sudaki liman ustalıkla acemi
.Kurtarmalı günahlardan mühr-ü nübüvvet
O koca cennet almaz olmalı çokluğundan âdemi.

Koşalım güneşe doğru, buz gibi sulardan çıkıp.
Karalar apak olsun yanlışlar doğru.
Melekler sevap saysın yazmaktan bıkıp.
Bir nice günahından kurtulsun âdemin oğlu.

Olur ya kaçamazsak o ateşten gene de
.bu söz uğurcularımıza vasiyet olsun
Ve bir pişmanlık metni diğer cehennemliklere de:

Cep falan istemez a dostlar.
Altınlar, gümüşler dünyada kalsın.
Biz bir tek kefenlere mataralar dileriz.
Ki içine deryalar denizler alsın.

Değil mi ki bana ateşte sade su lazım.
Ne gerek mücevher götürmeye.
Hem dökerim diner âli avazım.
Hem de arada İkram ederim ehl-i zebaniye.
Ki daralınca geçsin diye nazım.

Gelelim asıl söze
Dahasına ne gerek aslı astarı iki ihtimal.
Ya cennetinde konut izni verir
Yüceler yücesi tanrı bize
Ya da eder bizi ıpıslak odunlara hamal
Hem de hiç bakmadan görünen cüssemize

Derim ki şudur aslı:
Bir gün bitecek tıpkı insan gibi
Bed sıfatını kabul eden o günlerde
.ve sadece bir gün geride
Ve sadece bir de kelime.
'DÜGÜN'

Mustafa Alan
Kayıt Tarihi : 4.3.2008 02:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mustafa Alan