Suçluyum Hakim Bey Şiiri - Yaşar Yaramış

Devlet malına sahip çıkmanın
Namusuyla görev yapmanın
Hırsızlarla uğraşmanın
Bu kadar büyük bir suç
Olduğunu bilseydim
Bu memlekette ne bir idareci
Ne de devlet kapısında
Bir hizmetli olurdum.
Hatta mümkün olsa
Devlet dairesinin önünden değil,
Yakınından bile geçmezdim.

Biz vatana hizmeti,
Hakk'a hizmet,
En kutsal,en mukaddes görev bildik.
Büyüklerimiz bize bunu
Hep böyle öğretti.
Ama kazın ayağı hiçte öyle değilmiş.
Suyun boğduğunu,taşın sert olduğunu
Çok geç anladık,heyhat yanıldık.

Yalan dolanla işi götürenler
Yalakalar,tilkiler,çakallar
Binlerce leş kargaları,
Devlet malı deniz
Yemeyen domuz diyerek
Devleti çoktan parsellemiş
Yemiş,bitirmiş
Kariyerine kariyer eklemiş
Yükseldikce yükselmiş
En önemli kaleleri zaptetmiş.

Suçluyum Hakim Bey
En ağır cezayı verin bana.
Gerçi en büyük hain bile
Affedildi bu ülkede ama
Olsun,ömür boyu müebbet
Bile kurtarmaz beni.
Dar ağacında sallandırın
İbreteti alem için.
Asın,idam edin.
Bu suçla nasıl çıkarım
İnsanların karşısına.

Suçum kabahatimden büyük
Okulun,devletin ağaçlarına
Sahip çıktım.
Görevimi yaptım.
Bir üst makama
Hırsızlığı bildirdim.
Ama senmisin bildiren
Senin ne haddine dediler
Yazdığım yazıya
Lüzumsuz ve usulsüz dediler.
Önce uyarı,kınama
Sonra maaş kesim
Cezası verdiler.
Yetmadi idarecilikten ettiler.
O da yetmedi
Sürdüler,süründürdüler.

Ben ödül beklerken
Cin çarpmışa döndürdüler.
Hırsızları korudular.
Namusluları kovdular.
İki yıldır,Finike yollarında
Gidip gelmekten anam ağladı.
Bir karar için iki yıl
Koskoca iki yıl bekledim.
Hâlâ bir sonuç yok.
Bu saatten sonra
Lehte ve alehte
Verilen kararın ne anlamı var.
Geciken adalet adalet mi?
Olan olmuş,çuval dolmuş.

Bu gidişe göre karar
Ben emekli olduktan sonra
Gelirse hiç şaşmam.
Bizde adalet malesef
Kablumbağa hızıyla yürüyor.
Sonuç gelene kadar insanlar
Ya dertten hastalık buluyor,
Ya da ölüp,bir an önce kurtuluyor.

O ağaçları kesen şahıs
Ağaçları Kars'tan getirmedi hakim bey.
Orası okuldu,devletin okulu.
Ağaçlarda devletin öz malı.
Hele okul müdürünün babasının
Özel çiftliği hiç değildi.
Onlarda yetmiş milyonun
Tüyü bitmemiş yetimlerin
Herkesin hakkı vardı.

O ağaçları çocukluğumuzda
Biz diktik Hakim Bey.
Dibini çapaladık,otunu yolduk
Tenekelerle sırtımızda
Su taşıdık,suladık.
Kocaman,yarım asırlık
Ağaç ettik.

Tek kabahatim
Hırsızlığı bildirmek.
Keşke bildirmez olaydım.
Deve kuşu gibi başımı
Ben de kuma gömüp yataydım.
Diyeceğim ama diyemiyorum
O zamanda kabak yine
Benim başımda patlayacaktı.
Suç ortağı olacak
Yine suçlanacak
Hepsinden de kötüsü
Hırsız damgası yiyecektim.

Yani aşağı tükürsen sakal,
Yukarı tükürsen bıyık.
Sen gel de bu işin içinden
Yüzünün akıyla çık.
Boşa dememişler
Kurunun içinde yaşta yanar diye.

Vatana hizmetin karşılığı
Ancak böyle alınır.
Vatan hainleriyse
Sokakta başı dik gezer
Paşa paşa salınır.

Ödül beklerken
Tekme,tokat yedim.
Sırtımdan hançerlendim.
Zalimin zulmü yanına kâr kalmasın,
Gerçek adalet yerini bulsun isterdim.
Ama olmadı,kulun adaleti
Ancak bu kadarmış.
Suçlular suçsuz,
Suçsuzlar suçluymuş.
İster beğen,ister beğenme.
Biz de böyle.Görünen gerçek bu.

Sen rahat ol.Üzülme.
Ey madur kardeşim!
Bu dünyanın altıda var
Sakın unutma.
Orada zerre kadar
İyilik mükâfatsız,
Zerre kadar kötülük te
Asla cezasız bırakılmayacak.
Herkes hakkını mutlaka alacak.
Hiç kimseye asla ve asla
Tölerans tanınmayacak,
İltimas geçilmeyecek.
Bunun için ne var
Ağlanacak,sızlanacak.
Orada herkes hakkını
Elbet alacak.
Bizim dava artık
Mahşere kaldı.
Az daha sabret
Ona da şunun şurasında
Ne kaldı.

15.07.2007-Demre