Dost Şeref 20/01/1950-2015
Suç devletin neresinde söyleyin
Kurumlar insanlar ile partiler
Suç devletin neresinde söyleyin
Ülkeme halkıma düşman katiller
Suç devletin neresinde söyleyin
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Anlamlı ve çok güzel çalışma için usta kalemi yürekten alkışlıyorum.Saygı,sevgiler.
Evet suç bizim. Çünkü herşeyi devletten bekleyen bir toplum olmuşuş, eh şimartırsan böyle olur... şiiriniz anlamlı idi dost. Tebrikler...
Merhaba hocam tebrik ederim güzelşiirinizi ve sizi ,hocam kaleminizden anamlı bir şiir okudum güçlü kaleminizi kutlarım,baştanbaşa suç devlettin bireylere yön veren devlettir,halen TBMM'de 4 evli mebüs varsa yada bir parti lideri uçkurunu düşünüp halkın sorunlarını ciddiye almıyorsa ,yada devletin yatılı okullarında çocuklara....!!! bilmem anlatabiliyormuyum hocam...Baltacı Mehmet Paşa ve Çariçe Katerina'nın hikayesi ,yada cariyeleri dans etirip alem yapan osmanlı...devlete kalan bu miras....Devlet eliyle çalıştırılan genelevleri ve burda alınan vergi Diyanet İşleri Başkanlığı gitmesine kadar her şey devletle alakalı hocam...suç devletin merkezinde........
Saygılarımla
Mehmet Çobanoğlu
Muhterem Dostum, Üstadım ve kardeşim..
Elimde olmayan nedenlerden uzun zaman uğrayamadığım sayfanızda bu harika şiirinizi hayranlıkla okudum.
Sorgulayan bir şiirdi ve de mükemmel. Tebrikler.
Amasyadan selam, sevgi ve saygılar.
Seyfeddin Karahocagil
Seref abi suç devletin değil tabi suç devleti yönetenlerde duyarlı yüreğini kutlarım selamlar
Suç devlet zırhına bürünüp vatandaşı hiçe sayanlarda. Tebrikler.
Sadece okunması değil üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken, tokat gibi bir şiir olmuş.
Sevgili Kardeşim Sayın: Şerafettin Muş,
Demokrasinin güzelliğinden başka yönetim güzelliği yoktur. İş ki adalet duygusu ile yola çıkacaksın. Evrensel ahlak değerlerini ilke edineceksin, edineceksin ki sana yapılmasını istemediğin şeyi sen de kimseye yapmayacaksın. Bu devletler için de böyle, kurumlar için de böyle , kişiler için de böyle. Edebi yönden kusursuz, ana fikri yönünden muhteşem şiirinizi Tebrik ediyor başarınızın daim olması dileklerimi sunuyorum.
Güzel şiirinizin hakkı olan: Dördüncü tam puanı Tekirdağ'dan gönderiyorum, Lütfen kabul buyurunuz.
Kaleminiz her zaman kudretli olması ve İlhamınızın eksilmemesi dileklerimi kardeşimin sayfasına bırakıyorum.
Her şey sizin, sevdiklerinizin ve sizi sevenlerin gönlüne göre olsun.
Sevgi ve Saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. - TEKİRDAĞ.
Devletin başındakilerin halka yaşattığı bu ironinin bitmesi dileğiyle....selamlar
Devlet sırrı diyen deyuslar susar
Karanlıkta kalan cehalet kusar
Dost Şeref sizlere bir soru sorar
Suç devletin neresinde söyleyin
suc devleti bunca yildir yonettigini sanarak aslinda yonetememis olanlarda hocam.tespitleriniz ne kadarda dogru.
begeni ile okudum hocam.saygilarimla.
değerli kalemi ve güzel şiirini
kutlarım
namık cem
Bu şiir ile ilgili 18 tane yorum bulunmakta