Şubat Ayazı Şiiri - Yorumlar

Acınızı yüreğimde hissettiren,okumakta zorlandığım çok duygulu,çok anlamlı hüzün dolu bir şiirdi..Allah kimselere evlat acısı tattırmasın.Hastahane koridorlarında geçen iki senenin sonunda, evladınının son nefesini kucağında veren bir baba olarak nasıl bir duygu içinde olabileceğinizi çok iyi anlıyorum ..''ohh.. acılardan kurtuluyorum baba''dercesine gözbebeklerime kenetlenen o son bakışı aradan geçen 33 seneye rağmen çercevesiz bir resim gibi gözbebeklerimde öylece asılı kaldı..Üzülmemek elde değil tabiki ama hayat devam ediyor.Nurlar içinde huzur içinde uyusunlar..Yüce Allahım cümlesine,şehitlerimize rahmet eylesin..Hüzünlü bir hazla da olsa kutluyorum emeğinizi, anlamlı şiirinizi..Selam ve saygılarımla..

Tekrar şiirdeyim
SENSİZLİĞİ SEVMİYORUM

Sabahları artık sevmiyorum
,Uyandığımda
Günaydın diyenim
Kahvaltı soframı hazırlayanım
Evden çıktığımda
Kapıdan beni uğurlayanım
Peşimden el sallayanım yok artık.
Ve,
Ben kimseye
‘akşama eve erken gelirim’ diyemiyorum

Akşamları da artık sevmiyorum;
Eve döndüğüm de, ne karşılayanım var
Nede(varsa) elimdeki paketleri alan
Güler yüzle, tatlı dille
‘hoş geldin’ diyenim yok artık.

Geceleri de sevmiyorum;
Seyredemiyorum balkondan yıldızları
Bir yıldız kaydığında hayıflanamıyorum
Yatağa girdiğimde
ten kokusunu alacağım yok artık

Daha doğrusu ben sensizliği sevmiyorum
Sensizlikte, gündüzüm kurşuni
Gecem katran gibi karanlık
Odam buz yığını gibi soğuk
Ben içinde donmuş gibiyim.
08 /07/2009
Orhan ERDOĞAN

Şiir esinin duvarının kerpiçleri acılardır.Hiç huzuru ve rahatı yerinde şair gördün mü?
Güzel şiiri ve şairini kutlarım

tebrikler candan kutlarım saygılar

Acının bir sınırı var mıdır acaba? Ama varsa bile en büyük acı bir evladın başına gelmiş veya gelecek olan acıdır. Sadiye Hanım bu anlamda size ve ailenize sonsuz, sabır ve dayanma gücü diler, selam ve saygılarımı sunarım. Esen kalın.

uğruna dünyaları feda edebileceğimiz yegane varlıklarımızdır çocuklarımız. Size sabırlar diliyorum. inanıyorum ki, bulutlarla dolaşıp, hep sizi izliyordur gökyüzünde. Ağlama demek kolay ama siz ağladıkça, oğlunuzda yağmur yağmur ağlıyordur yüreğinizle birlikte. Işıklar içinde uyusun. başınız sağ olsun.

Ahh ki ahhh. Nasıl yüreğim titredi, nasıl içimde hissettim sizin duygularınızı. Bir anne yüreğinin sevgisinin ne büyük bir derya olduğunu bilenlerdenim. Bir evlat kaybının da nasıl bir ızdırap denizine dönüşebileceğini tahmin edebiliyorum. Allah size sabır versin sevgili arkadaşım. En büyük acıyla sınanmışsınız.

Bu acıya ancak inançlarımızla sabır edebiliriz. En güzel de yazarak içimizi dökebiliriz. Şiir, içindeki duyguyu en güçlü biçimde yansıtıyor, emin olun. Çok etkilendim. Selam ve sevgilerimi gönderiyorum Sadiye Ayhan Hanım...

Yağmur, soğuk, gökgürültüsü, bir de Şubat ayazı eklendi mi yokluklar, hasretler, yalnızlıklar daha da doruğa çıkar. Anılar canlanır ister istemez gözlerinde insanın. Beyaz tülbente sardığınız kuşa da çok üzüldüm, o anki halinizi düşündüm de mezarın başında...
Emeğinize sağlık, duyguları tam ve yalın bir anlatımla aktardınız, hüzünlendirdiniz bizleri de. Daha ne diyebilirim ki...
Güzel şiirdi. Umarım daha güzel ve iç açıcı konularda yazar, bizleri daha güzel ortamlara götürürsünüz.
Kutluyor, saygı ve sevgiler sunuyorum. (+10)

Bir ana yüreğinin feryadı ki ban sorsalar dünya var olduğundan bu güne kadar geçen tüm zaman dilimlerinde, bir ananın özlem ve hasret çığlıklarından daha ayaz günler yaşamamış ve görmemiştir...
O harlı nefesin önünde; Kanı donar insanın, buza keser, ağızdan çıkan sözcükler donar harf harf dökülür, anlaşılmaz, anlamsızlaşır...
Rabbim evladınızı cennetinde ağırlasın... Yıldız yıldız nurlarda uyusun... Sizlerin yanan gönül ateşine sabırlar ihsan etsin...
Hakikaten kelimelerin kifayetsiz kaldığı anlar var ya işte o anlardan geçiyorum
şu an...
Selam ve Saygılarımı sunuyorum...

Hüzündü...
Ne yazılır ki böylesi acıya...Allah sabırlar versin sevgili Sadiye hanım.

Biliyor musun 'ŞubatAyazı' benim bu siteye ilk kayıt olduğumda kullandığım rumuzumdu.

ŞubatAyazınca bir şiirimle acını paylaşmak istiyorum...

...

Gittin ya


gittin ya
geceyi yüreğinden vurdum
zindanına müebbet

karanlık
kararlılık
sorgulama

nasıl da çoğaldı
dört duvarın boşluğunda
üç nokta


hiç unutmam
fırtınaya kapılıp
sağanağa tutulduğun da
gökkuşağı çizmiştim sana

...

gittin ya
degiştim sanma
hala dilimde o eski şarkılar

gece yine uzun
gün erken başlıyor
sokağımda

en içten günaydınım sana
sen olmasan da

hala değişmedi çay keyfim
en koyusundan
özlemin

arada bir unutsam da
kendimi

ben yine
aynı ben
' sen ' im



Nurten Işılak