..şubat Şiiri - Orhan Demirtaş

bugünde gelmedin,
.....sen gelmedikçe acı terbiye olmaz,
……………………….........….......bilesin

...........ışıklar üstüme ağarmaz yokluğunda
ölçüsüz bir sancı bedeni kuşatır,
......kirli, yaslı ve yorgun sitemler birikir içimde
.........gündüz güneşten, gece yıldızlardan sevi azalır
göğsümün koynuna girer bir şubat, yakarak saçlarımı
her beş dakikada bir ben fena üşürüm, içten of'lar la
adının arkasından usul usul eksilirim sonra

............ve en fazla ölürüm ben, yokluğunda
senin ise kaybedecek hiç bir şeyin kalmaz, unutma

eridim son gidişinle hem de ikiye bölünerek
...............ne olur avuçlarıma ödünç ver dönüşünü
ki, umudun kervanı aklımdan çabuk geçsin
.........avunayım düşlerimin o alaca yurdunda
...aklım tırnaklarıma henüz batmadan
avunayım yanağının utangaç allığın da
.................................... kendimden vazgeçerek

kararsız ol ey yokluk, ıssızdır benim ten-ham
.....ben mavi bir gökyüzünün yere düşen gölge-siyim
bakma öyle ay rengi bir hüzünle toprağa baktığıma
......ben yağmurun, karın ve kışın ayazıyım

ben anısı gül kokan bir yüzün alnına yazılmış
………………………………esrarlı bir yazıyım

gel, kafiyeli bakışlarınla unuttur hasretini
.....gel, yokluğunla zifiri bu boşlukta sınama beni

...............gel, vaha olan
............................serap olan
......................................çöl olan

kapının en uzun gecesine koydum kendimi
......yittim, bittim aynan da ve zamanda

gel, hiç bilmediğim bir yerde öldürme beni

gel, üryan kavimlerin ak libası olan
.....gel, yandıkça suyuna indiğim ceylan

............gel, kokusuna sarıldığım,
.......................................çık gel uzaktan

Orhan DEMİRTAŞ