Şu yanan ateşi deş yaaş yavaş

Şu yanan ateşi deş yavaş,yavaş

Hicaz illerinden gelen ey yolcu
Şuraya bir otur,çök,yavaş,yavaş
Gül kokusu sinmiş,yarden üstüne
Durda koklayayım,dön yavaş,yavaş.

Yıllar varki konamadım yurduna
Varamadım,ravzasına,yanına
Düşemedim,yar diyerek ardına
Uzat şu ellerin, ver yavaş,yavaş.

Ravzasında kandilleri yanarmı
Kumlarında altın,mercan kaynarmı
Kapısında ağlayanlar,canlarmı
Gören gözlerini ver yavaş,yavaş.

Burcu,burcu kokar idi gülleri
Hakka bağlar idi o gönülleri
Susmaz öter idi aşk bülbülleri
Aşıkı,resulden dök yavaş,yavaş.

Aklım canparemde takılı kaldı
Mevla sevenleri yolları saldı
Nasibi olanlar,varıpta aldı
Başımı taşlara vur yavaş,yavaş.

Şu derdi.hicranı yellere verdim
Kapısında bir kum olsam veterdim
Şu cihanda bir dem olsun gülmedim
Bunun sırlarını de, yavaş,yavaş.

Söyler garib Ahmed dertlidir söyler
Canan olmayınca,can nasıl güler
Bağlasan sineme akan dereler
Şu yanan ateşi, deş yavaş,yavaş.

Ahmet Küçük 2