Bunu bir şiir olarak algılamanıza gerek yok,
Aklıma birde böyle yazayım dedim yazdım,
Sene 1980 li yıllar ve beş sene öncesi ve sonrası,
Bu duygular o zamana ait, dinleyin bakalım ne olmuş..
Henüz ceylan anca dağılmakta yeryüzüne…
Fanus, löküs, tıs, idare, gaz lambası ve kandiller yanardı,
Misafir gelince on dört numara, diğer zaman yedi numara,
Ney mi bu numaralar? Gaz lambasının büyüklük ve küçüklük numarası.
Başka yayla evlerinde yanan kocaman ateşler ve çıralar aydınlanmak için,
Mumlar icat oldu,biraz kokudan kurtulduk ama oda kokuyor,
Gaz yağı bulamayınca mazota tuz atıp öyle korduk gaz lambasına,
O ne kokulardı bir bilsen miski amber misin be mübarek,
Elbiselerimize bile sinerdi,sanki ahırdan çıkarcasına,,
Neyse konumuza dönelim yıldızlar ve gökyüzüne,
Yeryüzünde ışıklar azken bir başkaydı gökyüzünün parıltısı,
Yıldızlar en ince detayına kadar belli olurdu,
Ara sıra kayan yıldızlar bizlerde canlıyız derlerdi,
Ortada baştan başa yıldız kümesine Samanyolu galaksisi derler ya,
Bizde sadece saman yolu derlerdi 63
Bende küçükken buradan insanlar samanı nereye taşırlar acaba derdim.
Şu çok parlayan yollara samanlar dökülmüşte, onlar mı parlıyor acaba derdim,
Akşam olup karanlık basınca. Eğer açıksa gökyüzü,
Bir başka seyre dalardık, geceleri koyun güderken yaylada,
Ayın ve yıldızların seyri alemi,bir başka olurdu,
Ay ışığında armut yoktu ama çördük silkeledim arkadaş,
Sabah olmadan,tan yeri ağardı, hepsi kaçıverdiler,
Ne oldu? ne güzel bakışıyorduk nere gittiniz? Yıldızlar,
Güneş geliyor dediler bize ışık veren,
Onun yanında biz sesimizi değil gıkımızı bile çıkaramayız,
O bizim ağamız o gelince bizi göremezsiniz,
Nurun ala nur oldu bak dünya,
Üs geldi, as gitti, asılı buya,
Bir nizam ki nizamların seyri içinde,
Her şey ince hesaplarla örülmüş o biçimde,
Bu nizama bakıp ta hayran olmamak ne mümkün,
Hak, hak, diyor her mahluk emri maruf peşinde,
Ol emri ile her şey olu verir alemde,
Melekler vasıtadır, yaratıcı Allahtır,
Allahı tanımayan gönüller hep ahmaktır,
Gökyüzüne geceleri hayran oldum, yoruldum geri döndüm,
Sonsuzluğun ötesinde, yine sonsuzluk gördüm.
Aklımız bir yere kadar, ileriyi algılayamaz,
Sayıların bile sonu yok ister artıya git, ister eksiye,
Enson rakamı söyle, ben artı bir derim gider,
Sonsuzluk işte böyle, ha gökyüzü ha hayat,
Gaaluu bela başlangıc, sonsuz oluyor hayat,
Hakta olan irade külli iradedir bak,
Bize nasip olansa, sadece cüzidir, hak,
Onunla algılarız, onunla düşünürüz,
Hakkın emrin tutarak rahmete bürünürüz,
Şu kısacık ömrümde yaşı kırka dayadım,
Yarıyı geçti ömür nekadar var hayatım,
Bilinmezki hayatım ne zaman son bulacak,
İsa kulun şiiri burada son bulacak,
Kayıt Tarihi : 13.7.2009 16:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İsa Özyurt](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/07/13/su-isiklar-cogalali-hasretim-yildizlara.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!