Türkçe dersinde kağıt savaşı yapan üç öğrenci ses,şamata,kavga... Artı İbrahim Şahin eşittir rehberlik.
Başka öğretmen olsa belki affeder ama bizim hoca fena.
Hiç affetmez,ses varsa direk rehberlik.
Ben sınıfın başkanı,Abdullah yardımcım. Üç suçlu elimizde yukarı doğru çıkıyoruz Geldik Rehberlik Servisi'ne. Kapıyı çaldık,içeri girdik.
Suçluların suçlarını anlattık. Rehber öğretmeni suçluları bıraktı Abdullah'a döndü ve kafasındaki bir kutu jöle üzerine başladı konuşmaya.Ben orada Abdullah ile kaş göz hareketleriyle dalga geçerken öğretmen çıkmamızı söyledi
Biz meraklıyız tabii dayandık kapıya başladık dinlemeye hem merak hem korku ''Ya,öğretmen bizi yakalarsa?..''
Hemen sınıfa doğru yol aldık.
Sınıfın kapısını çaldık ve içeri girdik. Öğretmene olayı anlattık. Öğretmen gülmeye başlayınca bütün sınıf cümbür cemaat gülmeye başladı. Ben ''Bu olay yazılır '' dedim. Öğretmen kafasıyla onay verdi. Yazmaya başlamıştım. Zil çaldı öğretmen girdi sınıfa '' Okuyun''
dedi. Okudum. ''Olmamış'' dedi . Bir kaç şey söyledi
'' Anladın mı?'' diye sordu. Kafamı salladım ''Anladım''
dedim. Ama aslında anlamamıştım sadece ''Yazının bir kaç yerini düzeltmelisin'' yerini anlamıştım.Sınıf etkinlik yaparken hem etkinlik hem de yazımın hatalı yerlerini düzeltmek için uğraşıyordum.Zil çaldı, çıktık okuldan.
Eve geldim. Türkçe defteri elimde başladım yazımın devamını yazmaya.Sonunda bitmişti.Tek istediğim şey sabahın olması , Türkçe dersinin gelmesiydi.
Sabah oldu.Ben okuldaydım. Beklediğim Türkçe dersi sonunda gelmişti.Yazımı okuduğumda öğretmen de çok beğenmişti. Kitaba koyacağını söyledi. O an yaşadığım duyguyu anlatmaya gücüm yetmez. Güçüm kalemi tutmaya yetiyor şimdilik.
Artık kalem elime yapışmıştı,benden bir parça olmuştu.
Ah! Yok mu şu İbrahim Şahin yazar eder insanı
Ruveyda Aygün
Kayıt Tarihi : 26.9.2019 15:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (1)