Su Gülüsün Kısa Filmin Sahnesinde Mi ...

...Hayatın çok kısa filminde sesim kısık. Kıstırılmış ,yaşanmamış, özlenmiş umutlarım var. Umuluşun ummanıyım gözlerin ufkun yel devirenleri çevirken.
-Yediveren yadların sahilindeyim. Islanmış su gülüne. Su gülünü büyüten damlaların vicdan kopmasıyım. Kopuşlarımı yaşadım
adınla başlayan kitapların sözsüz cümlelerinde.

-Alfebenin ilk harfi seninle aşkı başlatır.
*Bakış vuruyor gözüme
Özüme iki gözün sevda yansısı çoğalıyor, artışlarını yaşıyorum.

-Solmasın su gülünün güzelliği diye solumdan sana ömürler yamaladım. Kirlenen beyazlarımı yıkamak istedim siyah ummanlarında. Ki siyahın da kara bahtıma iyi gelir.

-Bekleyişinin resmi töreninde hazır kıta halinde kalışımızı resmedecek hazır gidilmişlik.

-Boş bir kalbi, hoş bir yüreğe teslim etmenin vakti gibi akitler akacak aramıza.

-Ruhumla çevrimiçi bağlanıp beynimin çevrimdışı algılarını yok etmek istedim.
-Sahne açıldı, sen uzakların perisi olarak yaşanacakların su gülü oldun.Berrak özlemlerini ,ayıklanmış hislerini, bütün meleksi dünyanı bohçana koydun. Bütün ilklerim bakir, seninle ilklerimi iliklerine kadar yaşamak istiyorum dedin.

♥ İşte hayattaki en güzel film. İlkleriyle sana gelmiş birisine ömrünü vadesiz teslim etmektir. Salına salına sular gibi geldin sahneme.

-Kendimizden vazgeçmedikçe bu sevdadan vazgeçilmez. Vuku olan budur.

-Oyun başladı. Salına salına, seve seve, güle güle, aka aka, yaka yaka, iç gözüme baka baka oynadın özünle, güzel sözünle, illa ki ben olan ününle.

-Roller gereği sufleyi fazla kaçırdığım can kırıklarında acıları oynadın.Oynadın sen hep.Yaşanmışlık kadar iyi öğretmen olamazdı.

-Tek tek dersleri öğretir.Bir de sabrın aynasında taranan, güzelleşen, razılarına rıza gösteren kazanır.
-Hayatın yenilgicileri sabırsızlardır, asilerdir, anlık öfkenin çobanlarıdır.
-Hayat iyiler üstüne inşa edildiğinde dünya iyilerin omzunda, kötülerin dip boylarında kalır.Hiçbir kötü mutlu olarak yaşayıp mutlu olarak ölmemiştir.
“ Rüzgar eken fırtınayı hep biçmiştir.” Şu gerçek olabilir günümüz
Hak, haksızlığın altında inim inim inliyor olabilir; ama geçiş süreçleri böyle olur.
-Tarih boyunca güzellikler kazanmış, iyiler yaşamıştır. Çünkü özümüz temiz,içimiz güzel.İnsana en güzeller, en iyiler, sunulmuş.
-Bizi kötü kılan kendi kötülüklerimizi eğitemeyişimizdir. İnsan günah işlemeye, hata yapmaya yakın nefs ile aklın toplamıdır.

Biz aslında ihtiyaçlarımızın toplamıyız.

Yitirilişlerimiz başka kazançları sunar.Gidişin yitik dünyalar sürdü önüme. İmkansız surların vardı sırları zorlayan, içinde çıkılmaz içlerimde hendeklerin vardı, sevda gözlü olduğundan hep düşüp sana yenildiğim. Varılmaz sonların vardı, sular sulara bağıl aşkın berrağı olurken. Bir sen vardı, varı var eden, yoğu yoklara tanıtan, beni kendimle tanıştıran.Yitirmiştim seni. Bu da kazançtı Mislina.
‎

bu ayrılmamız, hem gidiş, hem kalıştır, ikimiz için;
sen ne kadar kalsan da, geliyorsun benimle,
ben ne kadar gitsem de, kalıyorum seninle...
Shakespeare