Bir Stradivarius’un tellerine dokunuyor incecik parmaklı elleriyle, tabiat sesli bir kadın.
Zîlan Şelalesi’ni andırıyor yelelerine lale, sümbül, süsen, nergis takılı saçları.
Ve sanki bütün yaşamı üst dudağının kenarındaki iki bene kodlanmış gibi,
yüzüne gizem katan benleriyle, Stradivarius’un tellerindeki tınılara eşlik etmeye başlayınca
yabancı bir dilden bir türküyü seslendirerek, tüm canlılarda kocaman hayretler oluşuyordu
ve dünyanın da düzeni değişiyordu böylece...
Ben ise gündüz ve gece, yüzüm avuçlarımın arasında o sesi düşünmekteyim...
içimde bir merak
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı
Devamını Oku
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta