Tamam, doksan dokuz kere yalvardım kapında. Kapılar üstüne kapılar kitledin.Kilidin dili için dilsiz destanlar yazdım. Bir milletin derin bağrı gibiydi bağrım. Aşk yüzünün kapısında olmak, bir ömür yüzmek için sevgi denizinde bekledim …
Yüz’ün kere için kapında aşka kul olmak varken bu eriyişim devam eder.
Ya da sözlerinle kırbaçladığın gönlümde,kendime bir yar var.
Yalnızlığın vejetaryanıyım ; ama sensizliğin etselliğine değil.
Minyatürk gibi senli her duygunun yapıtları içimde yükselirken
Bir de aşk tutuşturan sözlerin sevda kitabımda yanarken
Yüz’ün kere sendeyim, ben kere bendeyim bilesin.
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum