Dudağında bir puro, boğazında kravat,
Enseye sıfır traş, favorileri uzat
Sonra çık ekranlara, biraz çalım caka sat.
Sana aydın desinler, ilmi, kültürü olan,
Birkaç Latince sözcük, gerisi falan filan.
Bazen ressam, müzisyen, bazen düşünür yazar,
Sanat adı altında, milli ahlakı bozar,
İtibar görmeyince feci şekilde kızar.
Çizdiği ölçülerin dışına çıkma aman,
Sergilenir hayatın, edilir bombardıman.
Cemiyete bakışı tepedendir bir hayli,
Güya çağdaş geçinir, dine olamaz meyli,
O bilgili adamdır, bizse cahil bir köylü.
Herkesi merkep sanır, sırtındakini palan,
Çaktırmadan milletin, malını eder talan.
Sanat diye yaptığı sokak edebiyatı,
Kültürüme yabancı, bozuk maneviyatı,
Zevk-ü sefa içinde devam eder hayatı.
Aşk, ihtiras, flörtü anlatışı pek yaman,
Dinimden, an’a nemden, bahsetmiyor bu roman.
Frenk gibi yaşantı, toplum derdinden uzak,
Bukalemun gibidir, kâh kılıbık, kâh kazak,
Sinsi hesaplar yapar, masuma kurar tuzak.
Batıya karşı mahkûm, bize gelince aslan,
Hep ben konuşayım der, sen sus geriye yaslan.
Bak hala saçmalıyor, hem yırtına yırtına,
Bir bardak suda bile koparıyor fırtına,
Bir gün herkes uyanır, binemezsin sırtına.
Sana güler de geçer, birazcık aklı olan,
Ahmakları ara, bul, onun peşinde dolan.
Kendi öz vatanımı eyledin bana gurbet,
Şaklabanlık yapıp da bekleme artık rağbet,
Her geçen gün gerçekler,görülüyor daha net.
Foyan çıktı ortaya, senin her şeyin yalan,
Var bu safsatalarla, tek başına oyalan.
1994
Kayıt Tarihi : 21.3.2007 11:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!