I
Ağzımdaki yaprağa suyunu sıçratan ırmak
Çık bedenimden
Sokaklarda dolaş
İnsanlarla karşılaş
İyileştir kendini
Ruhunu temizleyerek
Uzaklara gidişin değil beni benden ayıran
Yanıbaşımda dokunamayışımdır terine, tenine
Anlamın orta yerindeki derin kuyunun
Üstü beton kapakla örtüldüğü yerde
II
Onca yıkımda ayakta kalabildiysen
Taş gibi sağır
Taş gibi suskun olduğundan değil
Biz şairler insan bozkırının ortasında
Sana kervansaray olduğumuzdandır
Zaman yıktıkça yeniden kurulan
III
Şafakta ufkun kan oturmuş gözünde
Göğün yeleğine döş iğnesi yapıyor kendini kerkenez
İçimden yükselen kuru yaprak çıtırtısı
Sesimin altında yanıp duran ateşten geliyor
Kerkenezle yarışa giriyorsun ağzımın uzayında
Köklerin dallara yürüyen gururu gibi çıkıyorum
Dilin ıssız rıhtımlarından
Basamak basamak
Adım adım
Geniş bir solukla senin sırrını fısıldıyorum akşama kadar
Suskunluk uygarlığının barbar çocuklarına
Ve hiç kimsenin önünde yapmadığımı yapıyorum
Diz çöküyorum senin ve doğurgan günümün önünde
Kayıt Tarihi : 18.9.2018 11:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!