'Kumarbaz, hiçbir zaman kendini emniyette hissetmez' (s.35) .
'İnsanca söylenmiş canlı, renkli, tatlı bir sözde, çoğu zaman anlaşılması gereken çok güzel şeyler vardır' (s. 39) .
'Bir insanın düşündüğünü söyleyebilmesi için aklının başında olması gerek' (s. 42) .
'Kişinin önce kendine doğru davranması, insana bizzat kendi kişiliğinde saygı duymak gerek' (s. 50) .
'Barışı kavramak istiyorsan önce silahları bırak' (s. 50) .
'Hayrete düşürmek uyarmaktır' (s. 52) .
'Ruh gerçeklerin içine atıldığı bir çöp tenekesi değildir' (s. 56) .
'Bilgin olmak isteyen kahin olmaktan vazgeçer' (s. 57) .
'İnanan kişi, bizzat kendi mizacı delil değeri taşıyan kişidir' (s. 57) .
'İblis, kendini yitirdiyse bu kendini beğenmiş olmasındandır' (s. 57) .
'Bir toplu iğneyi almak için eğilen kişi muhakkak ki, yalnız kendini
düşünen bir kişiden çok daha önemli bir varlıktır' (s. 61) .
'Öfkeye ya da isteğe uymak, her zaman için, bir anlık çılgınlıktır' (s. 65) .
'Güç olan barıştır. Az bulanan akıldır. Benim övgüsünü yapmak istediğim tedbirdir; çünkü hiçbir delilikte, hiçbir istekte tedbir yoktur' (s. 66) .
'İnsanoğlu, insanoğlunun cesaretinden şüphe etti mi savaş beklenebilir' (s. 72) .
'Zafer, savaşa son verir' (s.73) .
'Namuslu kişi geleneğe bağlıdır' (s. 85) .
'Mukavele, tarafların yasasıdır' (s. 86) .
'Budala, kulaklarını oynatıp yürümek istemeyen eşeğe benzer' (s. 89) .
'Davranışı disiplin altına almak terbiyenin ta kendisidir... Dilimizi tutmasını becerebilirsek o zaman bütün yargılar düşüncenin sonucu olur' (s. 107) .
'Dört orkestraya birden kulak veren insanın kafasının bir yargıda bulunması kolay değildir' (s. 107) .
'Gerçek umutsuzlukta hiçbir düşünce yoktur' (s. 121) .
'Her sanatın, yabancı bir dili kekeleyecek yerde kendi öz dilini konuşmasını isterim' (s. 123) .
'Yıkıcı olan düşünce, elimizden hiçbir şey gelmediğini sanmaktır. Yapıcı düşünce ise kişi isterse bundan kendini kurtarabilir sanıdır' (s. 142) .
'Kişi kendisini çok iyi duyar ama iyi tanımaz' (s. 144) .
'Leyleğin budalalığı da gagasının şekline uyar' (s. 153) .
'Egemenliğin torbasında birden çok kurnazlık var'
(s. 164) .
'Köpek için kamçı ne ise kızıp köpürmek de dalkavuklar için odur' (s. 174) .
'Yöneticilerin en iyileri sanata, müziğe, hatta başkalarının düşüncelerine son derece düşkün olurlar' (s. 174) .
'Asıl büyük iş, her varlığı olduğu gibi kapsayabilmekte' (s. 177) .
'İnanç her zaman için adalet duygusuna, adalet sevgisine dayanır, kötü insan da eğer mutlak anlamda kötü insan varsa, inancı olmayan insandır' (s. 186) .
'Gerçek şair, mısralarını kalıba dökerken düşünceyi bulan insandır' (s. 191) .
'Gerçek sanatçılar kendini beğenmişlikten çabucak kurtulurlar; çünkü, hak etmediği bir övgü kişiyi daha çok kızdırır. Ama sanatçıların gururdan da kurtulmaları gerek; kuvvet ve kudretin ikinci basamağıdır bu' (s. 207) .
'Kendini beğenmişlik, gururun cezasıdır' (s. 208) .
'En küçük şan ve şeref tacının bile taşınması ağırdır' (s. 209) .
'Dıştan bir şey almayan bir insan kendi düşüncelerine bile kaptıramaz kendini' (s. 218) .
'Kişi davranışlarıyla düşünür' (s. 218) .
'Hiçbir şeyle ilgisi kalmayan ihtiyarların daha uzun zaman yaşamaları ölümden korkmamalarından geliyordur herhalde. Birinci, korktuğu için atın üstünde kazık gibi durur ve düşer' (s. 223) .
'Kendi iç dünyasında bir takım imkânları bulunmayan kişiyi, can sıkıntısı kollar, çok geçmeden de avucunun içine alır' (s. 224) .
Alain, Söyleşiler–2, Milli Eğitim Bakanlığı Yay. Çev: Fehmi Baldaş, İst, 1992.
Durdu ŞahinKayıt Tarihi : 17.9.2007 15:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!