Söylemce Cahil Şiiri - Bayram Kaya

*Eşeğe binmişken, eşeği kendine dâhil edip, eşek sayısına dâhil etmeyip, eşek sayısını eksik getiren, eşekten inip sayınca; Bindiğini, kendine kattığını, eşek sayısına katıp, denkleyen hoca fıkrasını hatırlayalım lütfen. Yabancı kaynaklı bilgiye (Ne demekse! aslında anlıyorum, iyimserlike deyim bir şey üretemezliğimiz, ama bunu diyenlerin hiç böyle gailesi yok.) akıl tutulması takıntılılarının tutumu. Kullandığı teknoloji yabancı. Onunla düşünür. Dili de, kullandığı teknolojinin adıdır, ama yabancı der ve kullanır. O teknolojiyi, o yabancı adla kullanırız, ona da karşıyız, hiç şüphesiz. Allah aşkına; tarihi, insanlık bilincini özümseyen biri, bu bilgi sefaletini gösterir mi? Neye karşı olduğumuzun bilincinde miyiz? Tüm güncel üst yapı ideolojiler (Siyaset rejim politika Tababetteki ilaçlar operasyon, aletler hep yabancı bilgi donanım ve adla kullanırız. Dinler, bütün söylemleri yabancı dille niteler, inanır ibadet ederiz...) sağdan sola, tüm düşünmelerimiz yabancı, menşeyli. Onunla düşünüp heyecanlanıyoruz. Ama karşıyız(!) Hadi oradan. Yetişmiş değerleri: Aristo'sundan Şeyh Bedrettin’e; İskender’den Fatih’e; Hipokrat’tan, Behçet’e; Mongolfier kardeşten, Hazerfan Efendiye; Fransız ihtilalinden Atatürk devrimine; Pers imparatorluğu’ndan, Osmanlı İmparatorluğu'na değin tüm oluşuklar, insanlık değerleridir' İnsalığa kültürlere, kültürümüze mal olmuştur. Kendi sınırları içinde kalmamış ki. Kendini insan görmenin, eğitimin, bilincin, bilginin, aklın gereği bunlar. Özelde de senin tarihin ve değerindir. Nasıl iyilik tutumu senin özelinde senin davranışındır, genelde de insanlık etiğidir, o da, insanlıkta, barış dostluk, yardımlaşma ister, Özel tutumlar genellenmez, lokalizedir. Hiç düşündün mü? Eflatun, İsa, Hz Muhammed, Şekspir, Mevlana, Yunus. Dünya'nın her yerinde, yüzyıllardır konuşulur, konuşulacakta. Ama ben bu değerlere karşı çıkan ben, konuşulmayacağım.. Ve bunlara yabancı kökenli diye, karşı oluşun aymazlığı, kullanırlığıyla. Neye karsı olduğunun sığlığı ve bilmezliği içinde, küfürlü, hakaretli yobazlık tutumudur bu. İşte yobazlık böyle bir kısır döngüdür. Anlamasam da... ki, anlamamayı anlarım da, saygılı olmamayı anlayamam. Üreteceksin başaracaksın Dünyaya o zaman bizim ürettiğimizi, hem ismi ile, hem de cismi ile kabul ettirirsin ve o zaman dil kendiliğinden özleşir ve biz Dünya'ya dilimizi benimsetmiş oluruz. Akıl ve davranma bunu gerektirir. Duymamız gereken eksiklik, bir şeyler aldığımız Dünya'ya; bir şeyler verebiliyor olup olmamamızdır.