Topraktan geldik ve toprağa varacağız
Dünyaya sığmadık, mezara sığacağız
Acaba kaç nefeslik daha yaşayacağız
Söyle vadem, ne zaman toprağa iadem
Sırma saçlısın, yerindedir belki endamın
Sen konuştuğun zaman dinlenir kelamın
Gelince ruhun bedenden ayrılma zamanın
Boşuna, olsa da kalem kaş, bıyık badem
Gelip de bu dünyadan gitmeyen mi var?
Kimileri insana, kimileri metaya dedi yar
Bilen bilir ki, yalan dünya fâni bir diyar
Dünyaya, dönmek için gelmişti Hz. Âdem
Yedim, içtim türlü tat, gezdim bucak bucak
Mevsim gördüm, bazen soğuk bazen sıcak
Kara toprak bedenimin varacağı son ocak
Doymadı ne gözüm, ne nefsim, ne midem
Kul, bilesin ki sen acizlerin âcizi bir kulsun
Arayan gönlünde arasın ki Mevla’sını bulsun
Sen söyle dolular taşsın ve boşlar da dolsun
Neden uğraşırsın nefsim, ölüm hak madem
Kibirlenirsem eğer kandırırım ben kendimi
Dünyayı versem değiştiremem ki vademi
Yaratandan başka kime anlatayım derdimi
Rabbim sen yardım et, aciz kuluna her dem
20.01.2020
Kayıt Tarihi : 19.3.2020 15:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kaleminize ve gönlünüze bin barekallah Mutlu bey kardeşim. Rabbim sizleri iki alemin saadetine nail kılarak gerçek mutluluğa kavuştursun amin!
TÜM YORUMLAR (1)