Söyle Aşk Şiiri - Mücahid Tomakinoğlu

Mücahid Tomakinoğlu
7

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Söyle Aşk

Güneşli bir şubat sabahıydı uyandığımda.
“Kalk gidiyoruz” dedi annem uyandırırken kulağıma.
Kalktım elimi yüzümü yıkayıp aynaya baktım.
Bir tebessüm yüzümde hayal görüyor olmalıydım.
Kahvaltıda çay ve yumurta
Yedim apar topar biraz yumurta biraz çayı yudumla
Bitti
Dişlerimi fırçalayıp baktım tekrar o aynaya
“Bu tebessüm yalan” dedim “sakın aldanma! ”
Nihayet hazırdık ve çıkmıştık yola.
Aşk şarkıları çalıyordu sessizliğe alışık kulaklarımda.
İç çekiyordum çaktırmadan
Gidiyordum ne olacağı hakkında en ufak fikrim olmadan
İçimde garip bir his vardı
Bir tebessüm,
Bir hüzün…
Kötü bir şey olacak hissediyorum.
Hislerim beni yanıltmazdı biliyorum
Ve bu yüzden biraz da çekiniyorum.
Geri dönmek istiyorum
Ama gel de anlat şimdi
Annem;
-Ne oldu yavrum? Diyor,
“Yok bir şey” diyorum ve susuyorum…
O meçhule giden yolun sonuna gelmiştik artık
En azından ben öyle düşünüyordum.
Ve bir ev.
Attım ilk adımımı
Adım adım merdivenler
Ve sonunda bir kapı!
İlk açan bendim galiba
Kapıyı açar açmaz oturduğu yerde toparlandı birisi.
Dur bi’dakka durdur! ! !
Zaman dursun bu anın devamı olmamalı.
Bu bir rüya olmalı
Birisi beni uyandıramaz mı lütfen?
Göğüs kafesimi yumruklayan bir şey var içimde
Bu nasıl bir çarpıntı sert ama hoş
O an ki kadar mutlu hissedemez hiçbir sarhoş.
Anlam veremiyorum.
Nedense konuşmak istiyorum.
Boğazım düğümleniyor,
Ağızım kuruyor;
Konuşamıyorum.
Bu gözler neden bu kadar anlamlı
Bir aşkı taşıyor olmalı
Bu ben değilim
Peki ya kim?
“Kim bu gözlerinde ki yabancı? ”
Hayır hayır gözlerin bana bakmamalı.
Göz göze gelmemeliyiz seninle
Gözlerimle gülemiyorum hem
Senin kadar güzel gülemem
Nefes almalıyım biraz
Balkonu nerede bu evin?
İçim daraldı…
O koca ev artık küçücük bir odaydı.
Saat nasıl da işliyor
Akşam oluvermiş.
Akrep yelkovanı kovalıyor,
Bazen yakalayıp bırakıyor
Ve bu böyle devam edip duruyor.
Gitme vakti mi! olamaz.
Kalmalıyız hiç değilse biraz.
“Sizde kalın! ”…
Konuştum sanırım
Ama fazla sürmedi o da.
Oturduk biraz daha
Ama artık cidden gitme vaktiydi galiba.
Rüyalar kısa sürer derler ya...
Neyse,
Çıktık o daracık yerden
Gökyüzü hüzünlenmiş yine
Serpmiş gözyaşlarını toprağa...
Ve bir ses bana doğru;
“İyi akşamlar herkese”
Olamaz, yüz yüzeyiz.
“İyi akşamlar” diyebildim sadece.
O da bir mırıltıdan farksız.
Ve ayrılığa son adımdı farklı araçlara binişimiz.
O sabah yeniden doğmuştum ben.
Neden?
Çünkü doğmadan ölünmezdi.
Nereden bilebilirdim ölüme gittiğimi...
Bir kez daha doğarken öleceğimi...
Nereden bilebilirdim.
Şimdi söylesene aşk;
Hayat bu kadar zalim mi?

24 Haziran 2012
01:06

Mücahid Tomakinoğlu
Kayıt Tarihi : 23.3.2013 21:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mücahid Tomakinoğlu