Rendelenmiş yürek parçaları sunuyordu aslında ev sahibi..
Gümüş tepsiyi, kristal kadehi görünce hepimiz aldandık.
Rakkase en kıvrak günündeydi belli ki,
bizlerde en ahmak!
Kiralık hikayeleri satın almaya kalktık
üstelik geride rehin mutluluklar bırakarak..
Tülün arkasındaki gölgeyi daha sobeleyemeden öğreniverdik;
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
İşte bu...!
devam şair ..... sevgilerimle
Mine Özdemirtaş
Yoksa bulaşıcı mıydı aynı taşa, aynı yerde takılmak?
Dedim ya! Bugün en ahmak günümüzdeydik.
Anlayamadık!
mükemmelllll çalışma.......
nefis bir tema ...
harika bir anlatımla....
kutluyorum kaleminizi....
'Aynı yerde aynı taşa takılmak',insanlatrın taa Ademle Havva'dan beri süregelen irsî bir hastalığıdır.
Ahmaklık ise,bazen bile bile 'hiçbir sevdanın gerçek
olmadığı'nı anlamak için o taşı arayıp bulmak... Hoş,'hiçbir sevdanın' demek de biraz haksızlık ya...
Şiiriniz yine çok güzeldi.Üstelik bu kez çok akıcı ve kolay anlaşılabilirdi..Gönül dolusu tebrikler....
Saygı ve sevgilrimle Özge Hanım kızım..
Ünal Beşkese
Güneşmi küsmüş bana mı öyle geldi..Bahar nereye saklanmış dedim mısralar arasında dolaşırken..Haklısın gün her zaman gülümsemeyecek bize ama dağların ardında bir güneş olduğunu asla unutmayalım...Mutlaka gerçek bir sevda vardır...
Kutluyorum..Sevgiler..
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta