Şoven Siluetine İsyan Eder Şehir

15

İki kıta
Üç deniz
Yedi tepen
Etik olgularda kafiyesiz
Ve tüm vuslatların çalıntı...

Ben bilirim oysa;
İçimdeki beni, benden çalıp
Sırlayan objeleri...
Santranç tahtasındaki agustik piyonların vurulduğunu
Ve vuslatların kanadığını...

Ses antolojisinin senfonisinde
İhanet arialar...
Arialarda yasak sevişmelerin
Ceninleri döllenirken
Tüm kutsal sevgiler
İhanetlenir
Kadavralanır...

Cenabet gecelerde, fahişe yataklar döllenirken
Ceninleri kaldırımlara savrulur...
Ne tarafa baksan
Salya-sümük ölüler
Dost kırıntıları...

Denizlerin boğazlanır
Boğazın boğulur...
İhanetlerin, haremlerde döllenip
Altın kaplı yunaklarda,
Lubunya yatakları çiğnenir
Yatak boğulur...

Yağmurların, salya-sümük asit salgılar
Su boğulur...
Vicdanın elli tonluk kantarlarda
Gramaj ayarları
Yürek boğulur...

Toprağın, hormonlarla hormonlanır
Cenabet kokar
Mevsimler boğulur...

Zındanların;
Duvarları kan ve irinle balçıklanmış
Evlat katili, kardeş kanıyla yoğrulur
Çığlıkları duvarlara düşer
Çığlık boğulur...

Metropolist siluetlerde, minarelerin kılıflanır
İsyanın renkli camları boğar
Cam kumlaşır
Kum kanar...

-Tüm şoven vuslatlar üşür
...
Şoven siluetine isyan eder şehir
Ve tüm ihanetler
Kuşluk bölmelerin
Kuşluk vaktinde boğulur...