çaresizlik öyle çökmüş ki üzerime
taş duvarlar adım adım üzerine gelir
sıkışıp kalırsın soğuk taşların arasında
ezilir bedenin can liğme liğme olur
bütün yollar kapalıdır bilirsin
uzatırsın elini boşluğa
ellerin kalır karanlık boşlukta
kırılır kolların düşer iki yanına
ellerin kırık ayakların kırık
yığılıp kalırsın kanlar içinde
her bir yanın katmerli bir acı
kıvrılıp yatarsın soğuk yatağına
yatamazsın
acır bedenin acır yürek
gözünden iki damla yaş dökülür yastığına
susar yastığın susar gözyaşın
umut koynunda donar kalır
kanayan yüreğin ısıtmaz seni
ölümü özlersin o an
acımasız bir yürek sarılır buğazına
nefesin kesilmeye başlar
kara gözlerin solar
yürek acımasızdır bırakmaz buğazını
çırpınırsın acıdan
acıdan değilde çaresizlikten
küçük bir coçuğun yüreği kurtarır seni
o acımasız zift karası yürekten
sığınırsın çocuğun küçücük ellerine
haykırırsın içinden sessizce kimsesizliğine
seni ne duyan olur
ne de gören
çağırırsın mutluluğu
çağırırsın umudu
mutluluk kar altında kalmıştır
umut dağların ardında
soruyorum size
siz hiç böyle çaresiz kaldınızmı...
Kayıt Tarihi : 31.10.2005 12:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Haydi sor sor'..!
Nedense hep birbirine benziyor acılar,umutlar , kırılmışlıklar...
Tebrikler
TÜM YORUMLAR (4)