Yetmedi mi kardeşim! Bulduğunu getirdin!
Bütün sorunlarını, masaya sen yatırdın,
Masa, sorundan büyük; yine, boş yer artırdın,
Ellerini de koydun, güle- güle katıldım! ..
Dünyâ mes’eleleri; hem geri hem ileri,
Bütün biçimlikleri; masa’ya düz yatırdın,
O masa, ne büyük ki; koltuğunla katıldın,
Aman. Şaka yapmayın, çılgınlığa şaşırdım! ..
Bütün, ülke sorunu, denizi ve limanı,
Tutabilsen yatırırsın; sen, ona hem zamânı!
Dilin her şey söylüyor, yok mu bunun sınırı?
Hadi kardeşim sende, çatlatma be insanı! ..
Her zaman düşünmüşüm; masa taş mı tahta mı?
Hadi diyelim çelik, bu kadar insan saf mı?
Senin yaptığın ayıp! Acep, mâsum bir “Gaf” mı?
Yuvarlak lâflar eden, böyle bir huy: Zaaf mı? ! .
Parmakla çalsan Keman, olmaz yalana; Liman,
Azıcık koysan bile, hamura katsan maya’n,
Kabararak, genişler, sonra sığmaz dünyâya,
Kim çıkardı bu sözü; “Sorunları masaya”? !
Kayıt Tarihi : 7.4.2006 19:14:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kadir Yeter](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/07/sorunlari-masa-ya.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!