Sorun beni yağmurlara...
sessiz sessiz, dinmeyen, sicim gibi çiseleyen yağmurlara...
Mis gibi toprak kokularının yayıldığı,
güneşin bile aşkından utanıp, bulutların arkasına sığındığı yağmurlara...
Sorun, sorun beni zifiri karanlığa,
gecenin ayazında üşürken, ruhumu sarıp ısındığım,
şefkatle saran kollarına sığındığım, karanlığa...
Her geçen gün daha da bağlanıp derinliklerine gömüldüğüm,
aydınlığın ne olduğunu, ışığı unutturan karanlığa..
Sorun, kimselerin olmadığı,
bomboş dünyada tek dostum kalan o yalnızlığa, beni...
Sorun, dört duvar arasında kaldığımda; yarim, yarenim, biricik nefesim olan yalnızlığa...
Bir an bile olsun yakamı bırakmayıp,
ruhuma dost, bedenime post olan, o yalnızlığa sorun...
Sorun, sorun ki anlayın canın çektiğini.
Sorun, sorun ki bilin o yarin sineme ne ektiğini...
Kayıt Tarihi : 21.10.2014 14:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kutluyorum Sercan kardeşim. Sevgilerimle...++
TÜM YORUMLAR (7)