Balı arıya sorsunlar, acıları bana,
Saraylardan haberim yok, zindanları sorsunlar,
Yolu, yorgunluğu sorsunlar,
Ayrılığı, özlemi, çileleri ve garipliği sorsunlar,
Ben senin uğrunda düşmüşüm çıkmaz yollara,
Döner dururum bulunduğum yerde,
Ne elim işler ki; dal tutayım,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.