Gözlerin bak gözümde öylece dondu kaldı
Bilseydin gül olurdun sisli duygularıma
Nice yeminler ettim yüreğim yandı kaldı
Bulsaydın sel olurdun yaslı duygularıma.
Uzaklardan seslendim sen beni hiç duymadın
Bir kez olsun gönlümü yüreğine koymadın
Öyle çok kırıldım ki ihanete doymadın
Duysaydın çul olurdun paslı duygularıma.
O kalbinden kalbime hüzünleri katınca
Yanan kor ateşlerde cehenneme batınca
Özlemlere sen kala o kaşlarım çatınca
Görseydin yol olurdun puslu duygularıma.
Saati beşe kurup aşkı çeyrek geçince
Yüreğime ayrılık kefenleri biçince
Birde üzerine sen hüzün koru saçınca
Baksaydın çöl olurdun uslu duygularıma.
Takvimler de yetmedi verdiğin sözlerine
Keder perdelerini çektirdin yüzlerime
Vuslatı yazmıştım ben gönülden gözlerime
Sorsaydın kul olurdun yaslı duygularıma.
Süzüldü ay ışığım yaprağım nasıl soldu
Gök kuşağı tenimden rengini nasıl çaldı
Perdeme düşen gölgen nasıl uzandı kaldı
Kalsaydın sal olurdun sesli duygularıma.
Gök kubbe kararsa da bil ki hayra yorardım
Arzın sonsuzluğunda inan seni arardım
Mavi ırmaklar gibi bu canımı sererdim
Sevseydin dal olurdun süslü duygularıma.
Kayıt Tarihi : 25.9.2013 23:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!