Tam da orta yerine düştük çekişmeli ilk devrenin.
Durdu karşılaşma bir süreliğine, kaldırılana dek cesetlerimiz.
Sonra sürdü tezahürat, bonservisler, fişek gösterileri...
Bekliyoruz saha kenarında, maçın bitmesini...
Üst katı sorma bize, çıkamadık ki...
Çıkalım diye yükselmiyor o gökdelenler...
Bareti sorma bize, nasıl korur ki...
“Artmasın maliyet” diyor ölü seviciler...
“Yaşımı sorma bana yaşamadım ki.” (*)
Yaşımı sorma bana, öyle yaşlandım ki
Sonsuza gider yaşım. Onlarsa gençleşir
Her mülkte; taze kanlar emerek dinçleşir.
Hırsızdan siyasetçi; katilden gökdelenci.
Çiftlikten saray; stadyumdan rezidans...
Mezartaşından parke, son ağaçtan imdat zili.
Biraz Marx, biraz para, biraz meta, çok para, çok meta.
Gel TOMA git ambülans, gel TOMA git ambülans.
Hüznümü bir sol anahtarı gibi alnıma as.
Çık asansör in asansör, çık asansör in asansör.
Bunca ölme kendinden bu kez, biraz da onlardan öl.
Sorma bize, kaldığımız koğuşları, yattığımız ranzaları;
Yüksek binalarla kölelikten kardık harcımızı.
Dök buraya da, birkaç villa, birkaç kapalı site,
“Emlak piyasası çok verimli seyrediyor bu sene”...
“Beton sıktı TOMA’lar”(**) o gün ve ondan sonra,
Camekanlardan baktılar kara gözlüklüler, kameralardan...
“Fatiha okuyun” dediler ‘şehit’lere, Fatiha bile utandı okunmaya;
Kask numaralarına karıştı baret numaraları...
Soma’dakilere katıldık tam da o an; eşitiz çünkü yeraltında da yerüstünde de.
Kucaklaştık onlarla, yüzyıllardır tanışan dostlar gibi... Ölmeyiz biz,
Biz inşa ettik gördüğünüz her yükseltiyi; biz ürettik gördüğünüz herşeyi...
Gelir ve geçer kapitalizm, biz kalırız yine. Yine heryerde, heryerde!
Yıktırmayacaktın o son stadyumu; ezdirmeyecektin o son mazlumu.
Yanıtlar sardı dev bir toz bulutu olarak şehri, tükenince tüm sorular.
TOMA’lar tuttu tüm çıkışları, göz gözü görmüyor artık, ıslağız hepimiz.
Daha çok direneceğiz; tozdan ve gazdan yeni bir evren üreteceğiz.
Çevrene baktığında, gördüğün herşey için düşün
Ne kadar emek verildiğini... Şu masa, şu sandalye,
Bilgisayar, duvar, lamba, çanta, kapı, pencere...
Elini neye değdinse, bir üreteni var hepsinin düşün.
Sorma bize asansörlerde, yanıt verdik çünkü sen sormadan, ölerek.
Sorma bize, yanıtlar gerekli artık, soruldu zaten çokça soru.
Sorma bize, kendine sor, neresindeyim bu ölümlerin
Ve neresinde olmalıydım... Bunlarla başlamak daha doğru...
09.09.2014
(*) Sosyal medya paylaşımlarına göre, “Rezidans inşaatında ölen 10 işçiden geriye kalan (...) Acı [Bir] Not...”
(**) Bir sosyal medya paylaşımından.
Kaynak: Gezgin, U.B. (2017). Öyküleriyle Gittiler Yine: Seçme Şiirler (2012-2017) [They Left with Their Stories Again: Selected Poetry].
Kayıt Tarihi : 9.8.2022 01:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!