Sor
Med cezir yüreğim sığmaz kapına,
Virane dünyamı suskun dile sor,
Yüzümü çevirdim iftar topuna,
Asırlık hasreti bülbül, güle sor!
Dertlerim dağ gibi, kim demiş ufak?
Sanki doğmayacak bir daha şafak,
Yasımı sorup da saklarsa afak,
Dumanlı dağlardan esen yele sor.
Ey gönül, sus artık; bıktım ezadan!
Bu kadar çekmedim hiçbir azadan.
Kaderde değilse korkmam kazadan,
Dost acı söylermiş, beni ele sor.
Divane diyorlar, bilmem neylerim?
Adresim meçhuldür yoldan eylerim,
Güftesiz, bestesiz çalar söylerim,
İnsanlar tanımaz, var git çöle sor.
Dermanın izi yok yaşlı dizimde,
Bin acı, bin ah var her bir izimde,
Mutluluk rüyası saklı gizimde,
Dünyanın yükünü çökmüş bele sor.
Mustafa Hoşoğlu
21.05.2012
Kayıt Tarihi : 22.5.2012 23:03:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hakikaten güzel bir esere imza atmışsınız kutlarım saygılarımla
TÜM YORUMLAR (12)