Bir kapı var, sessiz ve derin,
Her adımda yankılanır içindeki çetin.
Ne dünya sığar ona, ne yaldızlı hayal,
Orada hüküm sonsuz, insansa fânî bir misal.
Gözlerinle bakma, gönlünle gör,
Toprak nefes alır, yıldızlar söner.
Bu dünya bir sınav, bir nazar aynası,
Hakikatin sarmalı, sabrın imtihanı.
Kimi taşır yükünü dağlar gibi,
Kimi satar vicdanını pazarda eğreti.
Ama bir defter var, susmaz kalemi,
Her harfi ebediyetin sesi gibi.
Dualar yükselir, gözyaşı akar,
Bir yetim ağlasa, Arş titrer, anlar.
Merhamet yazar gökyüzüne harf harf,
Ve bir gölge gibi izler insanı her saflık.
Ey ruh, ey insan, ey varlık denizi,
Hangi kayığın yelkeni seni taşır hakikate?
Bir el ver ki mahşer gününe uzasın,
Bir sevgi koy ki kalbine, Rabb’ine varasın.
Unutma, ne tahtlar baki ne altın köşkler,
Bir tek secdede saklıdır bütün gerçekler.
Bu dünya bir yol, o kapıya çıkar,
Ve o kapı… Sonsuzluğa açılır ancak.
Faruk kısaca
Kayıt Tarihi : 19.12.2024 11:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!