Zamana susamış sonsuz dünya.
Damağına, yanaklarına, gırtlağına takılan cesetleri hissetmeyecek kadar -susamış ya da büyük, sonsuz olduğu kadar-
Bense diri böceklerden bile korkutulmuş,
Avucuma güvenmiştim
Sonsuz olamayacak kadar uzaktım yok etmeye ve yakın, yok olmaya
Günün birinde ama gün görmeyen yuvamda
Etime acıkmış böceklerle karşılayacak beni,
yol kenarındaki
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım.
Devamını Oku
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım.




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta