Azra yaslı ömrün gamlı yokuşu
Sabahında yolum, in beş yüz adım,
Sen misin bana yük, akşamın kuşu
Uzar aynı yollar bin beş yüz adım.
Yokluğunda öksüz okşadığın saç
Omzuma hasretlik çekenler düştü.
Ateşle sınandım, dedi göğsün aç
Kurtlar soframıza bir bir üşüştü.
Azra ne öğrettin bal karıncaya
Okurmuş ardından suya dualar,
Kokunu yollamış güller semaya
Buram buram sensin bazı akşamlar.
Yaseminler solar seni koklasa
Beyaz esvabını çıkarır atar.
İnce bir sızıyla aşkın yoklasa
Arından tutunur çiçeğe nektar.
Azra ipek şalda gördüm yüzünü
Aşkta Kays'ı geçmiş diyorlar bana,
Sar onu tenine örtsün üstünü
Hurilerdir döken bu közü cana.
Bir hurinin parmak ucunu görsün
Saklayamaz aşık eksikliğini,
Kader ağlarını hızlıca örsün
Çaldın sanacaklar güzelliğini...
Azra; ince fidan, tüy kadar hafif,
Rüzgârdan ejderha yollayasım var.
Ateş kusmayacak, kuş kadar naif,
Binersen yolunu kollayasım var.
Kayıt Tarihi : 17.8.2018 19:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sonsuz Aşk "Azra" ve Azra şiirlerimin devamıdır.
TÜM YORUMLAR (3)