eylül
hoyratça yaklaşıyor
el değmemiş yerlerimden bakınca eylül
taşra annelerinin taslarıyla saklıyor yüzünü
artık yalanların getirmediği gül kokusu
beni korkular
koşturuyor buğday başaklarıyla
eylül bunu delirerek öğrendi
ve annelerin kızları
gömleklerinde düğmeleri kaybolunca.
aşk için söylediklerim artık
eskilerden yorgunca uzanıyor eylüle
ayrılıyorum eylülden.
ondan ki pişman bir tiksintiye hazır ağzım
yazgımı kapıp getirmeliyim
son nakışları söktürmeliyim kim bakıyorsa
yoksa almaz bu kitap beni yolüstü
tütün günü geçer
çehremde dövülür yeminler
işler eğer kalkmazsam boğazıma sarılır
ırmakları kızların narin izleriyle çizilir bedenimin
intikali erken eylülün
üniforma sertliği
ince bir tahta çakı
kımıldamam doğmadan uçurur başımı.
13ağustos2023
Kayıt Tarihi : 13.8.2023 14:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)