Aşkın gözyaşlarını çektim gönlümün yeldeğirmenlerinde;
ve içtim şaraplarından tüm oyuncak sevdaların.
Kapılar kapanmayacak artık;
ve duvarlar örülmeyecek ruhumun temiz sayfalarında.
Her gemi kaptanını buldu bilirim;
ve coğrafyasında gezindiğin sular,
Sallanmayı öğrendi ruhum sallantılarda.
Vazgeçmesini bildi hep gecikmiş kalbim.
Yağmur kanatlarında güzeldi;
ve oklarını çaldım Eros'un,
demde sevgilerle demlendim.
Paylaşımcı ruhlar,
güvercinler konuyor pencereme hüzünce
aydınlanıp kararıyor gökyüzü
yitik bir aşka kanat çırpmaktır kabusa kalkmak
ki hep ayrılık mı olur düşünce
ruh fakiri
duygusuz çipler
arasında gezinirken sen
poseidon çığlıkları karışırdı geceye
bir mesih
bir ben
düşüncenin alışverişlerindedir kaybolduğumun şehri
şizofren yıldızlarda pul kanatlı melekler yaşar
ve afiyetle sütünü içer kedim
yokoluşlar diyarından geçiyorum
ardımda bıraktığım jartiyerli yokuşlar
yılan derisi kadehimde ejder kanı
Evren gözbebeklerimden süzülürken içeri,
anda asılı kaldı gözlerim.
Geçmiş,şimdi,gelecek
ve tüm görkemiyle bu koca sahne;
sadece görülesi bir an içindi.
Oyuncular maskelerini çıkarttılar,
yükseklerden atlamaktadır hayatın dramı
sen alçaklardan sakın
ve gel gelincikler açan
gül yosun kokulu açık denizlerime
Düşüncemin denizanası..
Anaforuna takılır gözlerim..
İncisini ararken açığa vurur
kabuğu çatlamış bir istiridye..
Martılar açıklarda hep akbaba rolündedir...
en son yanıtları bulmuş olan
kırık kırık aynalar
ötekinin hasretinde
berikine sevdalı
bal ağızlım
konuşamaz
gözümün önünde kablosuz yayınlar
can frekanslarım aynandan geçer
içimde gezinen kaçak pasaportlu aşık
düşgünlüğümün sayfalarında bulur
kendi suretini
ve iklimini arayan mülteci sevgililer
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!