gömleğinde küçük bi leke
dudakların çilek kırmızısı
ellerin mandalina kabukları
gözlerin martılar kadar sessiz
kargalar kanatlarını çırpar
gagalarında silah var
ırakta ölüm
bedenimde kanser var
siz hiç kuran dinledinizmi
sabah erkenden
sobadaki odunlar daha yeni
çıtırdamaya başlarken
siz hiç kabalağın içinden
dut yedininizmi
umursamadığın duygular sarıyordu benliğini
bazen unutmayı yeğliyor
bazense unutmamak için direniyordun
keşkeler kaplamadan ruhunu
yalnızlığa terk ediyordun
kuzguncukta bir peri var
geceleri camdan bakar
kuzguncukta bir peri var
ağzından çilek kokar
kuzguncukta bir peri var
gülünce gözlerinden hüzün damlar
gözlerinde güneş kızılı hüzün var
avuçlarında fener ışığı yakamoz
dalgalar kadar
bir vapur düdüğüyle uyandı
Kuzguncukta kayıklar
küçükce bir kuş zıplıyor
her an gidecekmiş gibi ürkek
gitmemesi için
sessizce
yemlemek gerek
tutun ellerimi
ellerinizle tutun
sizin ellerinizle
ellerinizle tutun
ellerimi
tutun
bulutlar görüyorum
denizin üstünde
ve martılar geçiyor
önlerinden
martılar bulutlardan beyaz
ya çığlıkları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!