Yine Eylül düştü gönül bağına
Sararır yapraklar benim suçum ne
Beyaz kelebek konmak ister dala
Yaşamın içinde vermiş bir mola
Ben de bir garip, kanatlarım yorgun
Kelebek gibi, guzelliğe vurgun
Eller kelepçeli, özgürlük tutku
Güneşin ufkuna, bakar geçerim
Sabahlar puslu, gecede ay hilâl
Ey gönül, bırak nazı, nedir celâl
Ey toprak, üzerine düşen helâl
Toprağın bağrında huzur, bereket
Haset etme gönül, yüzüm gülümser
Ey bulut, ser içindeki yağmuru
Toprağın bağrına damla, damla ser
Açsın umut bahçeleri bağında
Gönüller perişan, umutlar savruk
Yine mi, sınıfta kaldı insanlık
Yaşamak, onurlu bir iş arkadaş
Onunda bir bedeli var, gözlerde yaş
Bu garip, yazar, çizer aklınca hey
Anlatamaz halini, üflense ney
Bir gün daha gelip geçti, ömürden
Yaşarken söz etmek olmaz ölümden
Kara göz, mavi göz yapar nazire
Güzellik gelip gecer yetmez ömre
Bir tatlı söz, güler yüz, güneş ve ay
Sevgiyi yok etme, güzelliğe say
Eylüle mi yazılır ki hep şiirler
Boşa mı akar denize nehirler
Dünya bir devran, biz ki konar göçer
Bu dünya, en son ayrılığı seçer.
Kayıt Tarihi : 17.9.2024 21:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!