Yeşil giysili dünyâ sarıyı seçer güzün
Gece yavaş yavaş önüne geçer gündüzün
Esen serin rüzgârlar dallarda ağıt söyler
Yaprak hışırtıları yayar etrâfa hüzün
Ziynetinden sıyrılır her ağaç yetim gibi
Kayıp düşen her damla gözyaşıdır öksüzün
Geçmiş nice yazların anıları teselli
Bu dem,hükmü pek geçmez sevdâ içeren sözün...
Zaman titrek ve aksak,kışa azîmet eyler
Rengi kaçar,vakitsiz aynada kalan yüzün...
Her varlık bu mevsimde zevâl iklimindedir
Yerinde yeller eser gizemli gülümüzün
Hüzün; her yerde hüzün,dağda derede hüzün...
Gözü serviliktedir yaşayan ölümüzün...
Bilinmezki ne zaman hitâmı ömrümüzün...
Kayıt Tarihi : 29.7.2005 12:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ulvi Ziya](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/07/29/sonbahar-98.jpg)
Ölümün ne zaman geleceğinin bilinmemesi güzel.
Allah dileseydi de herkes ölüm tarihini önceden bilseydi düşünün hayat ne zor olurdu?
Yüreğinize sağlık.
Ölümün ne zaman geleceğinin bilinmemesi güzel.
Allah dileseydi de herkes ölüm tarihini önceden bilseydi düşünün hayat ne zor olurdu?
Yüreğinize sağlık.
TÜM YORUMLAR (2)