Sen giderken yarim,
Sen bende yiterken,
Bir tutam yaldızlı semayı,
Farkında olmadan
Yeşili, maviyi, moru, turuncuyu…
Sen bende yiterken yarim,
Hilali, dolunayı, yeniayı,
Gökkuşağının cümle ahengini
Sürükleyip götürdün.
Sen yiterken benden,
Takvimde sararmış yapraklar
Çorak sahra,
Güller, gelin duvakları, menengiçler,
Ve ne varsa sana ait
Bende yaşayan ne varsa kayıp gittiler.
Sen giderken
Ben kader dedim sevdam,
Sana yar olmaz,
Seni gelip bulan.
Hummalı, sıtmalı
Bir dermansız yara
Olsa olsa gelip seni bulan.
Bende nice kapanmaz yara.
Sebat, çölde ağır bir hilat.
Yaz günü buza kesmiş nehir,
Ayazda inleyen erik ağacı.
Ağırlığınca yol bulup esriyen hüzün,
Sararmış takvim yapraklarında kalmış aşk.
Hani demiştin ya unutursun beni.
Unutmuştum ben de yarim.
Aklıma düştü hatırladım birden.
Hatırladım tebessümle yine seni yarim.
Sahi o vakit ılık bir ilkbahardın koynumda,
Şimdi buz gibi bir sonbaharsın yapraklarımda.
Kayıt Tarihi : 20.12.2017 01:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir sevda masalı... Bir varmış bir yokmuş...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!