Üstad Necip Fazıl’ın
Aziz hatırasına...
Birşeyler oluyor, belli; ne desem?
Ne desem; güneşin, yaprağın, ayın
Rengini çalana,.. sade bir sitem!
Bir tek kapısı yok, bin bir sarayın! ...
Gönlüm, ötelerden bir haber bekler
Kurumuş dudağım, bir söze hasret
Her sabah bir deniz çarpsa yüzüme:
Sanki susuzluğa bir emir: ‘‘....Kahret! ...’’
Sonra nurdan bir pencere, gecede..
Geçebilsem: yeşil-mavi bir çiçek
vaat edilmiş.. O mukaddes hecede:
SON-SUZ-LUK! ... sırrını kimler çözecek? ...
‘‘Dişimle ezdiğim incir tohumu
Ağaç olsa düşse, evimi yıkar! ..
Bu esrarlı bilmeceyle ruhumu
Bir nura döndürdüm, ateşi yakar! ...’’
Bir şeyler oluyor, belli; ne desem?
Ne desem; güneşin, yaprağın, ayın
Rengini çalana, sade bir sitem! ..
Bir tek kapısı yok, bin bir sarayın! ...
Kayıt Tarihi : 11.10.2005 15:03:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Tevfik Ozan](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/10/11/sona-dogru-14.jpg)
inceden bir ses ruhuma değse
tek zerresinden koca alemin.
bulsa da varlığına boyun eğse...
kimdir sevdalısı şu şaşkın yüreğin?
çok etkileyici üslubunuz.gerçi değerlendirmek ne haddimize...umarım bize de bulaşır kıyısından köşesinden.
TÜM YORUMLAR (1)