Gözlerim süzülüp, şu yaşlar akınca
Azrail yoklayıp, halime bakınca
Emaneti alıp, kancayı takınca
Gözlerimi açık bırakmayın benim! ...
Ecelim gelip de çenem kapanınca
Suyum kaynatılıp salâm okununca
Musalla taşında namaz kılınınca
Tezelden yollayın, bekletmeyin beni! ...
Akraba hısım, cenazeme gelince
Gassal suyumu yavaş yavaş dökünce
Sıcak suyla sabun hafifce köpürünce,
Kaynar suda yakmadan yıkayın beni! ...
Mezarım kazılıp, kabire konunca
Başucumda kuran, telkin okununca
Bir avuç toprak göze dokununca
Dua okuyun dostlar, arkamdan benim! ...
İmam telkin verip, mezardan çıkınca
Münker Nekir sual eyleyip sorunca
Yüce Hakkın da, divanına varınca
Defterim sağ yanımdan verilsin benim.
Şair “Kul Hakkı” da söyler, elbet kuldur
Ebedi yolculuğa giden bu yoldur
Salacana omuz veren bir kaç koldur
Dua edin arkamdan dostlarım benim! ...
Kayıt Tarihi : 8.3.2012 23:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sekerat-ı mevtten kabre uzanan yolculuk
![Hakkı Yurtlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/03/08/son-yolculuk-86.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)