Varıp çaldım kapısını cananın
Ne kapıyı açtı ne araladı
Bir kere istedim halini soram
Ne yüzüme baktı ne sıraladı
Dünyaya küstüğü belli halinden
Gonca güllerini kırmış dalından
Uzandımki tutam minik elinden
Ne merhaba dedi ne tokalaştı
Sen böyle değildin ne oldu sana
Sararmış yaprağın dönmüş hazana
Dil tekellüm etmez beden virane
Bülbüller uçmuş kafes gibisin.
Ne kaldırdı başın ne kıldı nazar
Dağınık saçlar olmuş tarümar
Gitmiş pembe rengi kalmış bir hayal
Işıkları sönmüş kandil gibisin
Yıkmış kaşlarını gözler aralı
Terketmiş yuvayı bağrı yaralı
Kuzular meliyor ardı sıralı
Kanatsız yavruyu sorar gibisin
Son veda edişi belli halinden
Kırık bir saz ayrı kalmış telinden
Çok yalvardım cevap çıkmaz dilinden
Arıları sönmüş kovan gibisin
Ne dillerin söyler ne yüzün güler
Girmiş rabıtaya maksudun arar
Dünyaya kapatmış kapılarını
Mizanı aleme bakar gibisin
Hekimler el çekti bilmez halinden
Artık bir fayda yok dünya malından
Son kadehin azrailin elinden
İçmeyi bekleyen bir kul gibisin
Allah yoldaş etsin dinin imanın
Son anda yetişti Hazreti Kur'anın
Kucak açmış sana Fatma Sultanın
Resulden şefaat bekler gibisin.
Kayıt Tarihi : 23.12.2023 14:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!